HABERLER

Sendikamız 18 Haziran 2009 Perşembe günü saat 13.00’te  yapacağı basın açıklamasıyla Ulaştırma Bakanlığını Toplu Sözleşmeye davet edecektir. Ulaştırma Bakanlığına bağlı PTT Genel Müdürlüğü için yapılacak TİS çağrısından sonra sendikamızın TİS  taleplerini içeren dosya Bakanlığa verilecektir. Ankara’da çalışan tüm üyelerimizin Perşembe günü Saat 13.00’te Ulaştırma Bakanlığı önünde yapacağımız  Toplu Sözleşme çağrısına katılmaları önemlidir. ULAŞTIRMA BAKANLIĞI ADRES: T.C. Ulaştırma Bakanlığı Hakkı Turayliç Caddesi No:5 Emek/Ankara haritada bakmak için aşağıdaki linki tıklayın http://www.ubak.gov.tr/st/images/resim/kroki.gif

PTT Sağlık yardım Sandığı, 21.12.2006 tarihinden önce PTT emekçilerinin görme, Ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklarının eğitim kurumları fark giderlerini karşılıyordu. PTT Genel Müdürlüğü Bahse konu çocukların yasada belirtilen miktardaki giderini karşılıyor, farklarını ise SYS karşılıyordu. Sağlık Yardım Sandığı Yönetim Kurulu 5378 sayılı yasayı bahane ederek aldığı 21.12.2006 tarih ve 17 sayılı kararıyla bu ödemeleri yapmamaya başlamış ve sendikamız söz konusu SYS yönetim kurulu kararına dava açmıştı. Sendika üyelerimizden gelen taleplerde; Milli eğitim Bakanlığının Söz konusu çocukların eğitiminin belli bir saatini karşıladığı, bu eğitimin yetersiz olduğu, yoğunlaştırılmış bir eğitim ile bu çocukların başkasına muhtaç olmadan kendi ...

KESK Başkanı Sami Evren 11 Haziran 2009 tarihinde yapılan ILO toplantısına katıldı.  11 Haziran 2009’da yapılan ILO toplantısında Genel Başkanımız KESK’e yönelik baskı ve operasyonlara ilişkinbildirilerimizi delegesyonla paylaştı.Çok sayıda delegasyon üyesi EVREN’e dayanışma ve destek duygularını iletti. 12:35’de Çalışma Bakanı Ömer Dinçer’in kürsüye çıkmasıyla birlikte salonu terkederek siyasi iktidara yönelik tepkimizi uluslararası bir zeminde ortaya koydu. Sami EVREN, basın mensuplarına ILO’nun aldığı kararları da değerlendirdi: İLO 2009 Haziran Konferansında Türkiye hakkında alınan karar ülkemiz açısından çalışma yaşamının demokratikleşmesi açısından önemli bir uyarı niteliğindedir. Komite ayrıca, Hükümetten, sendikacıların toplanma ve ifade özgürlüğü konusunda, ILO Üst Düzey İkili Heyetini kabul etmesini istemiştir. ...

KESK, Başbakan’ın açıkladığı Teşvik Sistemine yönelik bir değerlendirme yaptı. Değerlendirme aşağıdadır. Başbakanın bugün Krize karşı önlemler kapsamında açıkladığı artık kaçıncısı olduğunu kendilerin bile bilmediği paket kriz karşısında gün geçtikçe ezilen emekçiler, yoksullar ve işsizler için hiç bir ciddi önlem içermemektedir. Hükümet daha önceki paketlerde olduğu gibi bu pakette de tamamen sermaye kesiminin çıkarlarına odaklanmış; kriz karşısında krizi yaratanları korumayı amaçlayan önlemler açıklamıştır. Üstelik Yeni Teşvik Sistemi adıyla uygulamaya konacak teşviklerin finansmanı kısmen emekçilerin birikimleriyle oluşan işsizlik fonu, kısmen hazine kaynakları olarak açıklanmıştır. Yani hükümet halkın parasını bir kez daha sermaye kıesiminin emrine sürerek çarçur edecektir. Yeni Teşvik Sistemi oluşturulurken fikir ...

  “Acil eylem planı dahilinde bugün Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Antakya, Diyarbakır, Samsun, Eskişehir, Bursa, Artvin, Samsun, Manisa ve Gaziantep’te meşaleli yürüyüşler yaptık. Ankara, İstanbul ve Bursa yürüyüşlerini polis barikatlarla engelledi. Ankara’da KESK’li emekçiler üç saat boyunca, Bursa’da ise bir buçuk saat boyunca yolu kapattı ve polis barikatı aşılarak basın açıklaması yapıldı. İstanbul eylemi de gece 22.30’a kadar sürdü. Kamu emekçileri dün Ankara’da 18.30’da Ziya Gökalp Caddesi’nde bulunan Eğitim-Sen şubesi önünde toplandı. “KESK’e dokunma”, “Baskılar bizi yıldıramaz” yazılı dövizler taşıyan KESK üyeleri buradan Başbakanlık önüne giderek bir açıklama yapmak istedi. Yaklaşık 2 bin kişilik kitleyi polis barikat kurarak engelledi. ...

ANKA haber ajansı Sendikamız Diyarbakır Şube  Yöneticisi  Ali Apaçık hakkında abonelerine gerçek dışı, hayal ürünü, çarpıtma haber geçmiştir. Hiç söylenmemiş olan ifadeleri söylemiş gibi gösteren, hiç olmamış olayları olmuş gibi gösteren, hiç yapılmamış işlemleri yapılmış gibi gösteren bu haberi yapanları kınıyoruz. Sendikamızı yıpratmayı amaçlayan ve kaynağı doğrulanmadan servis edilen bu haberle ANKA haber ajansının güvenilirliğine şüphe düşmüştür. Bahse konu haber hakkında  Sendikamız hukuk yollarına başvuracaktır.   BASINA VE KAMUOYUNA   ANKA Ajansı, Adem Yavuz’un, Uğur Mumcu’nun, Örsan Öymen’in, Teoman Erel’in ve Müşerref Hekimoğlu’nun kemiklerini sızlatıyor. 36 yıl özgür ve bağımsız bir ajans olarak, sağlıklı kamuoyu oluşturmaya özen gösteren ANKA Ajansı’nın ...

KESK Genel Merkezine ve KESK yöneticilerine yönelik operasyonu şiddetle kınıyoruz. Bu türden çok baskı gördük. Mücadelemizden taviz vermedik. Bu baskınlar da bizi mücçadelemizden döndüremeyecek. Konuyla ilgili basın açıklamamızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Başbakanlık  Yüksek Denetleme Kurulu PTT 2007 raporu  buğün (27.05.2009) TBMM Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonunda görüşüldü. Sendikamız PTT çalışanlarının sorunlarını ve YDK’nın raporuna yönelik düşüncelerini içeren dosyayı TBMM KİT komisyonu üyesi Milletvekillerine sundu. Buğün görüşülen PTT 2007 raporu ve komisyon görüşmeleri hakkında ayrıca bir haber yapılacaktır. Komisyon görüşmeleri hakındaki ilk çıkan haberler aşagıdaki link tıklanarak okunabilir.   http://www.memurlar.net/haber/140543/

 KESK Genel Sekreterinin  Türkiye Kamu-Sen, TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD, Türk-İş, Hak-İş, TESK, TİSK ve TİM,  “Kriz varsa çare de var” adında başlattıkları kampanya hakkında  Basın açıklaması yaptı. açıklama aşağıdadır. SENDİKALARIN İŞİ ULUFE PEŞİNDE KOŞMAK DEĞİL, KRİZ KARŞISINDA EMEKÇİLERİN ÇIKARLARINI SAVUNMAKTIR!       Türkiye Kamu-Sen, TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD, Türk-İş, Hak-İş, TESK, TİSK ve TİM,  “Kriz varsa çare de var” adında başlattıkları kampanya birçok yönüyle düşündürücüdür.   Öncelikle, kampanya bileşenleri açısından sorunludur. Kriz karşısında mağdur durumda olan emekçileri temsil etme iddiasına sahip sendikaların, bizzat krize yol açan mevcut iktisadi politikaların ilk elden savunucusu konumundaki sermaye kesimini temsil eden örgütlerle birlikteliği herkesin üzerinde ...

Mücadeleci bir bilim insanını kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Türkan Saylan’ın bilimsel çalışmaları, özellikle cüzzam hastalarını topluma kazandırması, sağlık alanında bir katkı olmanın ötesinde, toplumsal olarak dışlananlara sahip çıkması  insanlık tarafından unutulmayacaktır.   Onun 21. yüzyılda ortaçağ karanlığına, çağdışı yaşama karşı çağdaş yaşamı savunması, özellikle kadının toplumsal konumu için yaptığı hizmetler de bir o kadar değerlidir.   Bilimi, toplumsallığı ve siyaseti bir bütün olarak gören Saylan’ın belleklerimizde kalan en önemli mesajı “ne şeriat ne darbe” ifadesinde cisimleşmiştir.   Bilimi toplumsallaştırmış, çağdaşlığı kendi kimliğinde bütünleştirmiş Saylan’ı saygıyla uğurluyoruz. Yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı diliyoruz.