Anasayfa / SENDİKAMIZ / TARİHÇE

TARİHÇE

Haber-Sen (Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası), basın yayın ve iletişim hizmet işkolunun en güçlü ve etkin sendikasıdır. Sendikamız, TRT,  PTT, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve RTÜK de örgütlüdür. 73 ilde şube ve temsilcilik düzeyinde temsil edilmektedir.
Haber-Sen, 80’li yılların sonunda başlayan kamu emekçilerinin sendikalaşma mücadelesinde Tüm Haber-Sen’den aldığı birikimi bugünlere taşıyor. Tüm Haber-Sen’in kurulmasından önce iş kollarımızda örgütlenme geleneği  azdı.  Sendikalaşmanın olmadığı alanlarda örgütlenme, derneklerle başlamıştır. Özellikle  PTT çalışanların bin araya gelip kurduğu  ÇAYAD’ın  sendikalaşmada  rolü büyüktür. Tüm Haber-Sen’in kuruluş temelleri bu dernekte ve 1989 bahar eylemlerinde atıldı. 16 Ocak 1992’ de Tüm Haber-Sen,  iş kollarımızın ilk sendikası olarak kuruldu. Böylece “Hak verilmez alınır; üreten biziz, yöneten de biz olacağız” şiarıyla, fiili ve meşru bir mücadele başladı.  Tüm Haber-Sen, kısa sürede 40.000 üye ve 55 şubeye sahip bir sendika olarak sendikal mücadelenin kilometre taşlarından biri haline geldi.
Bu örgütlü güç, siyasal iktidar çevrelerini korkuttu. Sonucunda Tüm Haber-Sen, çalışanların örgütlü mücadelesinden çekinenler tarafından 25 Mayıs 1995 tarihinde kapatıldı. Ancak kapatma kararı bizleri sindirmek bir yana, kararlılığımızı ve direncimizi daha da artırdı. Sendikal mücadelemizdeki kararlılığımızla 16 Ocak 1996’da Haber-Sen i kurduk.
AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) 21 Şubat 2006 tarihinde verdiği kararla, Tüm Haber-Sen’in kapatılmasını hukuka aykırı buldu ve Türkiye’ yi mahkûm etti. Böylece özelde bizlerin, genelde ise kamu emekçilerinin verdiği mücadelenin haklılığı ve meşruiyeti bir kez daha kanıtlandı.
Haber-Sen, işte bu onurlu mirasın temsilcisidir.
Haber-Sen, basın yayın ve iletişim iş kolunda görev yapan tüm basın yayın ve iletişim emekçilerinin üye olabildiği bir sendikadır. Sendikamız, ırkına, siyasal düşüncesine, inancına, cinsiyetine bakmaksızın tüm emekçilerin birliği için mücadele eder. Tüm basın yayın ve iletişim işkolu emekçilerini Haber-Sen’e katılmaya çağırır.
Haber-Sen, kamu emekçileri sendikal hareketinde umudun ve mücadelenin adı olan KESK’in (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu) ve UNI’nin (Uluslararası Kamu Çalışanları Sendikaları Federasyonu) üyesidir. Konfederasyonumuz KESK; DİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ile birlikte, ITUC’un (Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu) ve ETUC’un (Avrupa Sendikalar Konfederasyonu) üyesidir.

HABER-SEN; bütün anti demokratik uygulamalara, baskılara, hukuk dışılığa rağmen, on beş yıllık direniş ve mücadele birikiminin ifadesi olarak kendisini bu günlere taşımıştır.
HABER-SEN; demokratik işleyişi, örgütsel bağımsızlığı, üyenin karar ve faaliyet süreçlerine katılımını esas alan işkolunun tek demokratik sendikasıdır.
HABER-SEN; Meslek, Özlük Hakları ve Hukuksal alanda yaptığı çalışma ve mücadele ile bugünden birçok kazanıma imza atmış bir sendikadır.

MÜCADELEMİZİN TEMEL İLKELERİ

Siyasi iktidarda yer alan hükümetler birçok kez değişti. Buna rağmen yönetim anlayışı ve zihniyeti yerinde saymaya devam ediyor. Hatta dünden bugüne neo-liberal politikaların etkisiyle daha da geri bir noktaya gelindi. IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü gibi emperyalist kurumlarla olan ekonomik, siyasal ve hukuksal bağlar daha da güçlendirildi. Emekçiler başta olmak üzere toplumun ezici bir çoğunluğu daha da yoksullaştı ve açlığa mahkûm edildi. Anti-demokratik uygulamalar, insan hakları ihlalleri aynı yoğunlukta devam ettirildi. Yüzlerce emekçi sürgüne tabi tutuldu, mücadele anlayışlarından dolayı katledildi.
Savaş rüzgârları bir türlü durulmuyor. Toplumsal barışın tesisi önündeki en büyük engel olarak siyasi iktidar, yasakçı ve inkârcı yönetim anlayışı ile her türlü girişim karşısında ayak diremeye devam ediyor. İç barışın tesis edilmesi ile ilgili soru işaretleri silinmiş değil. Ülkemizde yaşanan 15 yıllık çatışma ortamı tekrar geri getirilmeye çalışılıyor. Anti-demokratik uygulamalar, operasyonlar, faili meçhuller yeniden başlatılıyor. Kalıcı barış talepleri sert müdahalelerle karşılanıyor.
Öğrencilerin, kadınların, gençlerin, işçilerin, köylülerin ve toplumun tüm ezilen kesimlerinin demokratik tepkilerine karşı siyasi iktidar, üç maymunu oynamaya devam ediyor.
Kısacası tüm emekçilerin ve halkların nefes boruları giderek tıkanıyor, yaşam giderek çekilmez bir hale sokuluyor.
Bugün, toplumsal mücadeleyi yükseltmek, her zamankinden daha önemli.

Çünkü

  • Bize rağmen çıkarılan 4688 sayılı yasa ile grevsiz, toplu sözleşmesiz ve anti demokratik hükümler kamu çalışanlarına dayatılıyor.
  • 1980’lerin başında fiilen uygulamaya konulan IMF yanlısı, neo-liberal politikalar bugün yasal güvenceye kavuşturularak; süreç tamamlanmaya çalışılıyor.
  • Halkın ve emekçilerin vergileriyle yaratılmış kurumlarımız, özelleştirme adı altında yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekiliyor.
  • Kamu Yönetimi ve Kamu Personel Reformu adı altında gerçekleştirilen sözleşmeli personel uygulamaları ile iş güvencemiz ve geleceğimiz elimizden alınıyor.
  • Çalışanlar arasındaki ücret dengesizliği giderek derinleşiyor, reel ücret kayıpları giderek artıyor.

Çözüm bekleyen bu sorunlara karşı sendikamız, sesini ve gücünü büyüterek mücadele vermeye devam ediyor.

  • Emekçilere insanca bir yaşam ücreti,
  • Herkesin etkin şekilde sosyal güvenlik, iş güvenliği ve iş güvencesine sahip olması,
  • Sağlık ve eğitim başta olmak üzere herkese eşit, ücretsiz, nitelikli ve ulaşılabilir kamu hizmeti,
  • Kamu emekçilerini de kapsayan özgürlükçü, grev ve toplu sözleşmeli, ortak çalışanlar yasası,
  • Meslek ve özlük haklarımız,
  • Herkese siyasete katılma ve özgürce siyasi faaliyette bulunma hakkı,
  • Cinsiyet ayrımcılığın yaşamın her alanında son bulması ve eşitliğin sağlanması,
  • Ekolojik denge ve çevrenin korunması,
  • Toplumsal barışın tesisi ve demokratik bir Türkiye için…….

MÜCADELE  ETTİK, MÜCADELE  EDİYORUZ, MÜCADELE  ETMEYE  DEVAM  EDECEĞİZ
HABER-SEN’E KATIL,  DEĞİŞTİRELİM

Örnek Resim