14.08.2017 EVRENSEL-TRT’ DE PAY DA ARTTI, RANT DA
HABER-SEN Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu, halktan toplanan paralarla yayın yapan TRT’nin ‘taraflı’ ve ‘yandaşlara para saçan’ yayıncılığını anlattı.
Gelirinin neredeyse tamamı halktan aldığı vergiler ve katkı paylarından oluşan TRT’nin yaptığı yayıncılık tartışma konusu. HABER-SEN Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu, halktan toplanan TRT vergilerinin nasıl çarçur edildiğini anlatarak, “Aylık on binlerce maaş alan yorumcular var. Eskiden bunu Hakan Şükür’e veriyorlardı, ama artık başka ‘şükür’ edenlere ödeniyor” dedi.
1964 yılında özerk kamu tüzel kişiliğine sahip ve kamu yayıncılığı yapmak üzerine kurulan Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) hem alınan vergiler hem de yaptığı yayıncılık ile gündemden düşmüyor. Elektrik faturalarına yansıtılan TRT payı ile birlikte cep telefonlarının bandrol fiyatlarındaki TRT vergi payı da yüzde 4’ten yüzde 10’a çıkarıldı. Ancak kamu kaynakları ile yönetilen TRT, hem alınan vergiler hem de AKP’ye yakınlığı nedeniyle tartışılıyor.
YANDAŞ KURUM ELEŞTİRİLERİ
AKP’nin iktidara gelişi ile birlikte öteden beri tartışılan “TRT’nin tarafsızlığı” daha açık şekilde tartışma konusu oldu. TRT’nin 7 kişilik yönetim kurulunun 4’ü direkt olarak Bakanlar Kurulu, 2’si Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), 1 üye ise doğrudan Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. Mevcut durumda AKP Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın atadığı yönetim kurulu üyesi ile TRT’nin 7 kişilik yönetiminden 5’i doğrudan iktidar partisi tarafından belirleniyor.
‘GELİRİNİN YÜZDE 88’İ HALKTAN’
“Kamu yayıncılığı hizmeti” ilkesiyle kurulmasına rağmen özellikle son yıllarda yaptığı yayınlarla da “iktidar kanalı” eleştirilerine maruz kalıyor. Bu duruşu nedeniyle TRT adına kesilen vergiler ve kesintiler de tartışma konusu oluyor. Sayıştay raporlarına göre, TRT’nin 2 milyar lira olan bütçesinin 1 milyar 750 milyon lirası bandrol ve katkı paylarından yani halktan alınan paralardan oluşuyor. Ancak bu paranın nereye, nasıl harcandığı ise tartışma konusu.
‘TEK TARAFLI YAYIN’
16 yıldır TRT’de çalışan ve TRT’nin topladığı katkı paylarına ve tarafsızlık ilkesine dair dihaber’e konuşan Basın Yayın ve Posta Emekçileri Sendikası (HABER-SEN) Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu, “Eskiden bir tartışma programı olduğunda bir kişi bir başkası hakkında itham edici ya da aşağılayıcı bir söz söylediğinde cevap hakkı doğardı. Ancak artık böyle bir hak bile tanınmıyor, tek taraflı yayıncılık yapılıyor” dedi.
Eskiden TRT’de yöneticilerin bizzat sansür uyguladığını söyleyen Ustaoğlu, artık TRT’de yöneticilerin sansür uygulamasına gerek kalmadığını, bir “otosansürün” devreye girdiğini söyledi. “TRT’de artık bir kişi bir şey yazarken durup düşünüyor, ‘Acaba bunu yazarsam bana bir şey olur mu? KHK ile işten atarlar mı?’ diye kendi kendine sorular soruyor ve yazıyı yazmaktan vazgeçiyor” diyen Ustaoğlu, TRT’de artık otosansürün devreye girdiğini insanlarda yaratılan korkuyla insanların kendi kendilerine sansür uyguladıklarını ifade etti.
‘PROGRAMLARINI DIŞARIDAN ALIYOR’
TRT’nin 7 bini kadrolu yaklaşık 10 bin çalışanı olduğunu belirten Ustaoğlu, TRT’de yayınlanan programların yüzde 80’inin dışarıdan satın alındığını söyledi. 2 milyar liralık bütçenin bu şekilde yandaş yapım şirketlere ve kişilere peşkeş çekildiğini söyleyen Ustaoğlu, “TRT kendisi üretim yapmıyor, dışarıdan program alıyor, iç yapımlar artık çalıştırılmıyor. Alınan programlara milyonlarca lira harcanıyor” dedi.
TRT’nin bir spor programı dahi yapamaz hale geldiğini aktaran Ustaoğlu, “Yeri geliyor TRT’nin stüdyosu, elemanı kullanılıyor ancak iki tane isim tepeden ‘Bu yapacak’ dediği için TRT’nin dışından isimlere yaptırılıp bu para o kişilere ödeniyor” ifadelerini kullandı. Hakan Şükür’ün daha önce TRT’de spor yorumculuğu yaptığını hatırlatan Ustaoğlu, “Dün bu para Hakan Şükür’e ödeniyordu, hem milletvekili maaşı alıyordu hem de fahiş ücretlerle TRT’de yorumculuk yapıyordu. Şimdi nerede olduğu herkesçe malum ancak o dönem kol kola oldukları için bu paralar Hakan Şükür gibi isimlere ödeniyordu, ama artık başka ‘şükür’ edenlere ödeniyor” diye konuştu.
Aylık on binlerce lira ödenen yorumcuların olduğunu söyleyen Ustaoğlu şöyle devam etti: “TRT’de yayınlanan ‘Diriliş: Ertuğrul’ dizisine bölüm başı 1 milyon 500 bin lira ödeniyor. TRT’yi denetleme yetkisi Sayıştay’da ama Sayıştay da OHAL kurbanı. Artık eskisi gibi TRT’yi denetleyemiyor. Bu denetimsizlik ile de TRT’nin parası yani halkın parası kontrolsüz bir şekilde harcanıyor. TRT bu coğrafyanın dört bir yanından para topluyor. Ancak yayıncılığı tek bir kesime yönelik yapıyor. Tüm inançları tüm kesimleri kabul eden bir anlayıştan uzak ve tek tipçi anlayış ile yayın yapılıyor.