Hükümet ile yapılan Toplu Görüşmelerde 15 gün boyunca Kamu Emekçilerini oyaladıktan sonra, 5 YTL olan sendika aidat yardımını 10 YTL’ye çıkartarak masadan kalkan Konfederasyonlar, parçası oldukları oyunu sürdürmekte ısrar ediyorlar. Kamu emekçilerinin insanca yaşayabilecekleri bir ücret düzeyini sağlamak yerine, yüzde 2+2’lik zamma “evet” diyenler, durumlarını kurtarabilmek için “Uzlaştırma Kurulu”ndan medet ummaktadırlar. Kamu emekçilerinin mali ve sosyal talepleri, sözleşmeli personelin kadrolu istihdam talepleri ve emeklilerin insanca yaşam talepleri görmezden gelinerek, sadece 10 YTL’lik fark için Uzlaştırma Kurulu’na başvurmak, Kamu Emekçileriyle alay edenlere ortaklık etmektir.
4688 Sayılı yasanın tüm kurumları gibi, Uzlaştırma Kurulu da göstermelik ve bağlayıcılığı olmayan bir kurumdur. Kurul’un yegâne işlevi, oyalama sürecini biraz daha uzatmaktır. KESK olarak, 2005 yılında, Uzlaştırma Kurulu’na yaptığımız başvurunun kabul edilmemesi üzerine açtığımız davada, Ankara 10. İş Mahkemesi “…Gerek Uzlaştırma Kurulunu düzenleyen ilgili madde, gerekse Uzlaştırma Kurulunun kuruluş ve çalışma esaslarını gösteren genelgede ve gerekse de 4688 sayılı yasa bir bütün olarak ele alındığında, düzenlenen mutabakat metninin de Uzlaştırma Kurulunca alınmış kararların da bağlayıcı bir niteliği yoktur. Tamamen istişari niteliktedir…” kararını vermiştir. Mahkemenin bu kararı Yargıtay 9. Hukuk Mahkemesince de onaylanmıştır. Ankara 10. İş Mahkemesi’nin ve Yargıtay’ın bu kararları, 4688 sayılı yasanın ve Uzlaştırma Kurulu’nun ne denli işlevsiz olduğunu göstermeye yetmektedir.
Uzlaştırma Kurulu’na değil, Ortak Mücadeleye!
Sendikal hayatın temel kurumu olan “toplu sözleşme” ve “grev” haklarımızı tanımayan, taraflar arasında eşitsiz bir güç ilişkisi esasına dayalı Toplu Görüşme sistemi sendikal hayatın gereklerini ve kamu emekçilerinin ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır.
Bizler geçtiğimiz yıldan bu yana, sürekli olarak Toplu Görüşme sisteminin bir “Ortaoyunu” olduğunu dile getiriyoruz. Uzlaştırma kurulu da, bu oyununun son perdesi olmaktan başka bir şey değildir. Dolayısıyla Uzlaştırma Kurulu’ndan medet uman Konfederasyonları artık bu oyundan ayrılmaya davet ediyoruz. Kamu emekçilerinin haklarını göstermelik kurumlar aracılığıyla değil, alanlarda verilen mücadeleler yoluyla geliştirebiliriz. İnsanca yaşayacak bir ücret, iş güvenceli ve kadrolu istihdam ve emekçilerin ortak mücadelesinin sağlayacak demokratik bir sendika yasası için, tüm kamu emekçilerini mücadeleye çağırıyoruz