Tunceli PTT Başmüdürü Emekçileri Canından Bezdirdi

Tunceli PTT Başmüdürlüğü görevini sürdürmekte olan Kazım Karataş’ın yaptığı baskılar emekçileri canından bezdirdi. PTT’de iş barışı ve huzur bırakmayan Başmüdür, Tunceli KESK Şubeler Platformu ve Sendikamız  tarafından 19 Şubat 2010 tarihinde PTT Başmdürlüğü hizmet binası önünde düzenlenen basın açıklamasıyla  protesto edilerek PTT Genel Müdürlüğü ve AKP Hükümeti göreve davet edildi. PTT Başmüdürü Kazım Karataş’ın  konu ile uzaktan yakından bir ilgisi olmayan Tunceli halkına yönelik haksız ve mesnetsiz iddiaları kınandı. Birçok sivil toplum örgütü ve sendika temsilcilerinin katılımı  gerçekleştirilen basın açıklamasında;

” kazım senin gitmen lazım.

 Müdür istifa. Müdür şaşırma, sabrımızı taşırma.”  sloganları atıldı.Genel Sekreterimiz Hasan Yıldız yaptığı açıklamada; siyasi kadrolaşma kaygısıyla atanan yöneticilerin, emekçilere ve Tunceli halkına yönelik haksız  söz ve ithamlarından dolayı yandaş iktidarları sorumlu tutacaklarını ifade etti. Tunceli halkının da bunu bu şekilde değerlendirdiğini sözlerine ekleyen Yıldız, Tunceli PTT işyerlerinde huzur ve güvenin kalmadığını, sürdürülebilir bir iş barışının bulunmadığını ifade ederek  AKP hükümetini, Tunceli Valiliğini ve PTT Genel Müdürlüğünü göreve davet etti.

Tunceli KESK Şubeler Platformu Adına Alişer Tumar’ın  okuduğu basın metninde;

“Dersim PTT Başmüdürlüğü görevini sürdürmekte olan Kazım Karataş’ın altına imza attığı uygulamalar PTT emekçilerini canından bezdirmiştir. Bununla yetinmeyen Başmüdür, son olarak yerel bir gazetede vermiş olduğu demeçlerle Dersim halkını hedef alarak, haksız ve mesnetsiz iddialarda bulunmuştur.

Kazım Karataş, 5 yıldır PTT Başmüdürlüğü görevini sürdürmektedir. PTT Başmüdürü görev süresi içerisinde emsaline rastlayamayacağımız uygulamalara ve baskılara imza atmıştır. İşyerinde çalışma barışını sağlamakla yükümlü olmasına rağmen, işyerinde çalışanlar arasındaki huzur, güven ve iş barışını bozarak,  emekçileri bir birine düşürme siyaseti gütmüştür.

 Kısaca ifade etmek önemlidir;

ü  PTT çalışanları yazı ve ikazlarla sürekli olarak baskı altına alınmaktadır,

ü  Hasmane duygularla yaklaştığı personeli sudan bahanelerle yazılı ikaz ve disiplin cezalarıyla sindirmekte veya sürgün etmektedir. Bu amacına ulaşmak için her türlü yolu mubah görmektedir. Çemişgezek’teki bir çalışanı Mazgirt ilçesine, Mazgirt’ teki bir çalışanı Pertek ilçesine sürgün edecek kadar keyfi uygulamalara imza atmıştır.ü  PTT emekçilerine karşı kişisel kin ve düşmanlık beslemektedir.

ü  Çalışanların yasal ve anayasal hakları görmezden gelinmektedir.

ü  Çalışanların giyim ve kuşamına müdahale etmiş, dünya görüşlerini etkilemeye çalışmış,  kendi dünya görüşünü her defasında ve fırsatta çalışanlara hissettirmiş, gişelere din kültürü kitabı dağıtacak kadar bu işi ciddiyet ve saygıdan uzak bir şekilde sürdürmüştür.  Kadın emekçilere ahlaki olmayan laflar sarf ederek lakayt davranışlar içerisinde bulunmuştur.

ü  Konfederasyonumuz KESK ve Sendikamız Haber-Sen’in Kamu Emekçilerinin Toplu Sözleşme ve Grev Hakkı için 25 Kasım 2009 tarihinde yapmış olduğu bir günlük uyarı grevine Dersim PTT Başmüdürlüğü emekçileri de katılmışlardır. PTT Başmüdürü Kazım Karataş, greve katılan PTT emekçilerini grev sürerken Valilik, Cumhuriyet Savcılığı ve PTT Genel Müdürlüğünü telefonla arayarak bilgi verdiği, bununla da yetinmeyerek Emniyeti arayarak “greve katılan PTT emekçilerini tutuklayın” yönünde görüşmeler yaptığı iddia edilmektedir.

Nitekim 25 Kasım grevine katılan 37 PTT emekçisi hakkında ısrarla sürdürdüğü çalışmalar neticesinde soruşturma açılmıştır. 6 Konfederasyonun almış olduğu karar gereğince; TEKEL işçileriyle dayanışmak için yapılan 4 Şubat grevine katılan PTT emekçilerine ikinci bir soruşturma daha açılmıştır. Dersim PTT Başmüdürü 25 Kasım 2009 grevinden sonra 26 Kasım 2009 tarihinde PTT çalışanlarıyla yaptığı toplantıda; 25 Kasım grevinde katılıp yürüyenler hakkında, “Ayyaş, balici ifadelerini kullandığı, bunların halk çocuğu olmadığını, ABD uşağı olduğu” sözlerini sarf etmiştir.  Sendika Temsilcilerimiz Kazım Karataş’ı 18 Şubat 2010 tarihinde odasında ziyaret ederek tepki göstermiş ve bu tutumu kınamıştır.

ü  Antidemokratik uygulamalarla adeta travma yaşayan emekçilerin sağlık kurum ve kuruluşlarına sevk ve yatış işlemlerine ilişkinde hasta olmadıkları iddiasında bulunarak hasta-hekim ilişkisine müdahale etmiştir.

PTT emekçilerinin dürüstlük ve ahlakıyla bir türlü barışamayan PTT Başmüdürüne aşağıdaki soruları sormak istiyoruz!

1-Teknik personelinin Pazartesi ve Cuma günleri Pertek ilçesine görevlendirilmesinin bir amacı var mıdır, bu durumun Elazığ’da ikamet etmesiyle bir ilgisi var mıdır?

2-Kazım Karataş teknik personellin aracıyla sürekli görevlere gitmektedir? Harcırah almak için mi gitmektedir? 

3-Kazım Karataş‘ın PTT çalışanlarını yıllardır fişlediği anlaşılmıştır. PTT çalışanları bu uygulamadan kaygı duymaktadır. Bu fişleme hangi amaçla yapılmaktadır?

4-Kazım Karataş Başbakanın basın ve medyada verdiği demeçleri kendine emir telaki etmekte midir? 

PTT Başmüdürünün 5 yıllık görev süresince Dersim kültürü ve değerlerine yönelik önyargı içinde olduğunu 28.01.2010 tarihinde basına verdiği demeçlerde de ortaya koymuştur. Verdiği demeçlerde “ mahalle baskısı gördüğünü, Dersim PTT Başmüdürlüğüne atanan yabancı müdürlerin bazı kişilerce uygulanan sindirme politikalarıyla Dersim’den ya tayin edildikleri yada emekliye mecbur bırakıldıkları, Dersim toplumunun milliyetçi, aşiretçi çağdışı olduğunu ima etmiştir.

Dersim PTT Başmüdürlüğüne dışarıdan atanıp zorla emekli edilen veya sindirilen herhangi bir kimse olmamıştır. Bu yönde hiç kimseden bir yakınma bile duyulmamıştır. Aksine tüm Başmüdürler memnun ayrılmışlardır. Ancak Kazım Karataş’ın çalışanlarını sindirdiğini ve birçok arkadaşımızla birebir uğraşarak başka illere sürgün ettiği su götürmez gerçeklerdir.  Bunu da yandaş iktidarın gücünü arkasına alarak yapmıştır.

Kendisinin PTT ihtiyaçları için Dersim esnafından alış veriş yapmamaya elinden geldiğince özen göstermesi, önyargılı bir tutum değil midir?

Kendisi, Dersim PTT Başmüdürlüğüne AKP iktidarı tarafından atandığını iyi bilmektedir. Başmüdürün Dersim’deki politikalarından bizzat AKP Hükümeti sorumludur.

Kazım Karataş, şimdiye kadar, Muş, Diyarbakır, Şırnak, Elazığ gibi illerde görev yapmıştır. Tüm bu illerde alışkanlıklarını sürdürmüştür. Çalışanları canından bezdirmiştir. Görev yaptığı tüm illerde çalışanları çatıştırmış, bölmüş, birbirine düşürmüştür. Görev yaptığı bu illerde üyelerimizi Sendikamızdan istifa ettirerek Memur-Sen’e üye yapmaya çalışmıştır. Dersim’de de bu uğraşlarına devam etmiştir.

PTT Genel Müdürü toplantılarda Kazım Karataş’a 15 dakika bile tahammül edememektedir. Dersim PTT çalışanları 5 yıldır sabır ve hoşgörü ile tahammül etmiştir. Ancak Dersim PTT’de sürdürülebilir bir iş barışı ve huzur kalmamıştır. AKP iktidarı ve PTT genel Müdürlüğü üzerine düşen görevi yerine getirmelidir.

Valiliğinin konu hakkında sessiz kalması ise üzüntü vericidir!

Kazım Karataş’ın emekçilere yönelik baskıcı ve antidemokratik tutumunu kınıyor ve bu davranışlarına bir an önce son vermesini istiyoruz!”

Açıklamanın ardında PTT Başmüdürünü kınamak amacıyla 3 dakikalık bir oturma eylemi gerçekleştirdi.