Anasayfa / Birgül Karaboğa (sayfa 164)

Birgül Karaboğa

Bunun Adı Teklif Değil, 3 Milyon Kamu Emekçisi ve 2 Milyon Kamu Emekçisi Emeklisi İle Dalga Geçmektir!

01 Ağustos’ta başlayan “toplu sözleşme” görüşmelerinde bugün Kamu İşveren Heyeti,  2018-2019 yıllarını kapsayan Toplu Sözleşmeye ilişkin maaş artışı teklifini sundu. Kamu İşveren Heyeti başkanı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu tarafından açıklanan teklife göre; Kamu emekçilerinin ve kamu emekçisi emeklilerinin maaşlarında 2018 yılı için yüzde 3+3, 2019 yılı içinde yüzde 3+3 artış önerilmiştir. Teklifi sunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ayrıca büyük bir lütufmuş gibi” altı aylık dönemler için enflasyon farkı ödeyeceğiz” demiştir. Hükümet, her toplu sözleşme döneminde olduğu gibi, konfederasyonlardan, sendikalardan toplu sözleşme teklifini 24 Temmuz’da almış ancak kendi teklifini bugüne kadar sunmamıştır.  Bugün yaptığı teklif ile deyim ...

Devamı »

TRT’ DE PAY DA ARTTI, RANT DA

14.08.2017 EVRENSEL-TRT’ DE PAY DA ARTTI, RANT DA HABER-SEN Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu, halktan toplanan paralarla yayın yapan TRT’nin ‘taraflı’ ve ‘yandaşlara para saçan’ yayıncılığını anlattı. Gelirinin neredeyse tamamı halktan aldığı vergiler ve katkı paylarından oluşan TRT’nin yaptığı yayıncılık tartışma konusu. HABER-SEN Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu, halktan toplanan TRT vergilerinin nasıl çarçur edildiğini anlatarak, “Aylık on binlerce maaş alan yorumcular var. Eskiden bunu Hakan Şükür’e veriyorlardı, ama artık başka ‘şükür’ edenlere ödeniyor” dedi. 1964 yılında özerk kamu tüzel kişiliğine sahip ve kamu yayıncılığı yapmak üzerine kurulan Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) hem alınan vergiler hem de yaptığı yayıncılık ile ...

Devamı »

DİSK-KESK-TMMOB-TTB: Nuriye Gülmen ve Semih Özakça Serbest Bırakılmalı, İşlerine İade Edilmelidirler!

15 Temmuz 2016’da gerçekleşen darbe girişiminin ardından, AKP iktidarı, darbeyle mücadele etmek için Türkiye’nin daha demokratik, laik bir ülke olması yolunda adımlar atmak yerine 20 Temmuz 2017’de OHAL ilan etmiştir. OHAL’in ilan edildiği tarihten bugüne kadar çıkan 26 Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile, önemli bir bölümünün darbe girişimi ile ilgisi kurulmaksızın, hiçbir somut delile dayanmadan, adil yargılama süreçleri işletilmeden, hukuksuz biçimde yüz binin üzerinde kamu emekçisi işinden, geleceğinden, vatandaşlık haklarından edilmiştir. Bugün DİSK üyesi 2000’e yakın işçi, KESK üyesi 3942 kamu çalışanı, TMMOB üyesi 3000’in üzerinde mühendis, mimar ve şehir plancısı ve 3315 hekim ihraç edilmiş durumdadır. Nuriye Gülmen ve ...

Devamı »

TİS TALEPLERİMİZ

15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL zulmü kat be kat artarak büyüyor. Fettullah Gülen Cemaati ile hükümetin arasının bozulduğu 17-25 Aralık operasyonları bir milat niteliğindedir. Bu operasyon sonrası aralarında yaşanan savaş sonucunda adı geçen cemaat Fettulahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) adını alarak darbe yapmaya çalışmıştır. Darbe girişimi ardından yaratılan OHAL rejimi hukuksuzluğunu, ülkenin tüm muhalefetini baskı altına almak için önemli bir silah olarak kuşanan iktidar, dikta rejimine doğru yol almaktadır. Hükümet 15 yıldan beri yapamadığını, son bir yılda darbe girişimi bahanesiyle, yayınladığı OHAL’le ve çıkardığı KHK’larla, binlerce kamu emekçisini tasfiye ederek yapmaya çalışmaktadır. OHAL ve KHK’lar ...

Devamı »

Kamu Denetçiliği Kurumu’nu Ziyaret Ettik!

09.08.2017 tarihinde Kamu Denetçiliği Kurumu Başdenetçisi Şeref Malkoç’u Konfederasyonumuz Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, Genel Sekreterimiz Ramazan Gürbüz, Hukuk-TİS ve Uluslararası İlişkiler Sekreterimiz Yusuf Şenol’dan oluşan heyetimiz makamında ziyaret etti. Ziyarette sendikal hak ihlalleri ile TİS sürecinde Çalışma Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı tarafından yapılan hukuksuz uygulamalar ifade edilirken, kamuda liyakatin esas alınması, başta tutuklu durumda bulunan, ölüm ile yüz yüze gelen üyelerimiz Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın serbest bırakılması ve işine iade edilmesi olmak üzere hukuksuz ihraç edilen, açığa alınan tüm kamu emekçilerinin görevine iadesi için çalışmaların ivedilikle yürütülmesi ve gereken girişimlerin yapılması yönünde görüşme gerçekleşti.

Devamı »

Müftülere Nikah Yetkisine Hayır!

AKP hükümeti tarafından, Nüfus Hizmetleri Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasını öngören yasa tasarısı geçen haftalarda Meclis’e sunuldu.Tasarıda var olan iki nokta kadın ve çocuklar için oldukça vahim sonuçlar doğurma tehlikesi barındırıyor. Birincisi; tasarı ile Nüfus Hizmetleri Yasası’nın 22. maddesinde düzenlenen Evlendirme Yetkisine sahip olanlar arasında il ve ilçe müftülükleri de eklendi. Tasarının yasalaşması halinde  İçişleri Bakanlığı’nca yetkilendirilen il ve ilçe müftüleri resmi nikah kıyabilecek. İkincisi ise; bundan böyle sağlık personelinin takibi dışında doğan çocukların doğum bildirimi nüfus müdürlüklerine sözlü beyanla yapılacak. Doğum bildirimi; veli, vasi, kayyım, bunların bulunmaması halinde çocuğun büyük ana, büyük baba veya ergin kardeşleri ya da ...

Devamı »

Uyarıyoruz! Sendikal Faaliyetlerimizi Engellemek İsteyenler Suç İşliyor!

Mevcut anayasamıza, yasalarımıza göre devlet kurumları karar alırken ve uygularken hukuk ilkelerine bağlı, tarafsız ve adil olmakla yükümlüdür. Ancak özellikle OHAL süreciyle birlikte Türkiye’de yaşananlar hukukun nasıl katledildiğini, sendikal hak ve özgürlüklerin kullanılmasının bile keyfi bir biçimde nasıl  “suç” olarak değerlendirilmek istendiğini gözler önüne sermektedir. Bu keyfilik ve hukuksuzluk 4. Dönem Toplu Sözleme görüşmelerine,  ardından Ankara ve Gaziantep Valiliklerinin bir aylık eylem-etkinlik yasağına ve son olarak iş yerlerinde toplu sözleşme çalışması yapmak isteyen sendikalarımıza kadar uzanmıştır. Konfederasyonumuza son bir haftadır ulaşan bilgiler üyelerimizin işyerlerinde toplu sözleşme çalışması yapmasının engellenmek istendiğini göstermektedir. Ülkenin dört bir tarafından konfederasyonumuza ulaşan bilgilere göre deyim ...

Devamı »

Yaşamı Savunuyoruz!

Ölüm sınırında olan, sendikamız EĞİTİM SEN üyeleri Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevi direnişlerinde kritik eşik aşılmış olup yaşamları büyük bir risk altına girmiştir. Nuriye ve Semih’i kaybetme ile yüz yüzeyiz. Bizler yaşamaları ve diğer ihraç edilen tüm kamu emekçileri gibi her iki üyemizin de işlerine geri dönmeleri için mücadele ederken iktidar ve iktidara bir şekilde destek olan kesimler ölüm üzerine politika yapıyorlar. Bu anlamda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Nuriye Gülmen ve Semih Özakça hakkında “Hayati tehlike doğuracak ciddi ve onarılamaz hasar riski oluşmadığı” kararı ne hukuki, ne de insanidir. AİHM’in, ihraçlara ilişkin yapılan başvuruları bir iç mekanizma olarak ...

Devamı »
Örnek Resim