Karşısındakini özne olarak görmeyen ve yok etmeye çalışan katliamcı zihniyet bugün TV programları aracılığıyla meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır.
Bunun en açık kanıtı son günlerde kadın katillerini konuk olarak programlara çıkaran televizyon kanalları ve RTÜK’ün kadın hakları savunucuları tarafından yapılan onlarca şikâyete rağmen hiçbir işlem başlatmamış olmasıdır. Flash TV, Kanal Türk, SHOW TV ve RTÜK elele verip kadınlara ‘ya itaat et ya da mezarı boylarsın’ demektedir.
Genel Merkezimizin kadın cinayetlerine yönelik yapılan basın metni aşağıdadır.
BASINA VE KAMUOYUNA
Kadın Cinayetlerine Karşı RTÜK Acilen Yasal İşlem Başlatmalıdır!
Erkek egemen zihniyet; kadınların özgür iradeleri ile yaşamalarını bir tehdit olarak görmekte; her yerde şiddet ve cinayet kusmaya devam etmektedir. Kadınları sokak ortasında, evlerinde ve iş yerlerinde akıl almaz bir nefretle boğmaya çalışan eril tahakküm medya ve devlet aracılığıyla besleniyor. Bunun en açık kanıtı son günlerde kadın katillerini konuk olarak programlara çıkaran televizyon kanalları ve RTÜK’ün kadın hakları savunucuları tarafından yapılan onlarca şikâyete rağmen hiçbir işlem başlatmamış olmasıdır. Flash TV, Kanal Türk, SHOW TV ve RTÜK elele verip kadınlara ‘ya itaat et ya da mezarı boylarsın’ demektedir.
Karşısındakini özne olarak görmeyen ve yok etmeye çalışan katliamcı zihniyet bugün TV programları aracılığıyla meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır. İsmi kadın programı olsa bile amacı kadınların ikincil konumlarını sürdürmek olan programlar medyanın tüm kurnaz teknikleriyle biat ve itaat kültürünü yerleştirmektedir. Evlenmek, çocuk bakımı ve ev işleri kadınların doğal görevi olarak görülmekte; cinayet ve şiddet olağanlaştırılmaktadır. Kadınların emek, özgürlük ve eşitlik taleplerini görmezden gelen bu yaklaşım katilleri ve şiddet uygulayanları ‘sevimli’ gösterecek kadar ileri gitmiştir.
Flash TV’de katıldığı evlilik programında iki kadını öldürdüğü anlaşılan Sefer Çalınak birkaç ay sonra Show TV’de yayımlanan ‘Seda Sayan Show’ adlı programa çıkartılarak “ne kadar güler yüzlü bir katil” olduğundan bahsedilmiştir. Benzer şekilde eşini 43 yerinden tornavida ile yaralayacak kadar insanlıktan çıkmış Yakup Kara ‘Songül Karlı ile Yeniden’ programına çıkartılarak; defalarca hayati tehlikesi olduğu için şikâyette bulunan eski eşi Hasret’e ‘geri dön’ diye çağrı yapılmıştır. Televizyon programlarında reytingleri arttırmak için şiddet uygulayan eli kanlı katiller konuk edilmekte, paramparça edilen kadın bedenleri üzerinden çıkar ve rant kaygıları güdülmektedir.
Ücretsiz olarak ev içlerinde çalışan kadınların yaygın şekilde izlediği programların verdiği mesaj bizim için çok açıktır. “Erkek egemenliğinin karşısında kadınların iradesi yok sayılmaktadır.” Ancak bilinmelidir ki; artık kadınlar emeklerini, bedenlerini ve yaşamlarını denetim altına almaya çalışan eril iktidarın medyadaki ve devletteki uzantılarına sessiz kalmayacak kadar bilinçlenmiştir. Kadınları aşağılayan programların yayımlanmasından sonra küçük-büyük her yerde tepkiler verilmiştir. RTÜK başta olmak üzere ilgili kurumlara şikâyetler yağdırılmış, eylemler ve basın açıklamaları ile kadınlar protestolarını dile getirmiştir. Bütün bu tepkilere rağmen RTÜK henüz hiçbir adım atmış değildir. Eğer mesele talimat üzerine kadın sunucuların giydikleri kıyafetlere karışıp onları işinden etmek olsaydı son derece aceleci davranan RTÜK’ün bu tavrı açık bir ayrımcılıktır. RTÜK şiddetin ve kadın cinayetlerinin yanında taraf olmaktadır. Kadınların yaşamlarını değersizleştirmekte, katillerle aynı noktada durmaktadır.
Haber Sen olarak bütün bu soytarılıklara karşı kadınların emekleri, bedenleri ve yaşamları üzerindeki denetimin her türüne karşı çıkıyor, eşitlik ve özgürlük mücadelemize devam ediyoruz. Söz konusu programları yapan Show TV, Kanal Türk ve Flash TV kanallarını acilen kadınlardan özür dilemeye; programlarında kadınları aşağılayan hiçbir yaklaşıma izin vermemeye çağırıyoruz. Onlarca şikâyete rağmen henüz hiçbir işlem başlatmamış olan RTÜK’ü; kadınların talepleri doğrultusunda “şiddete ve ayrımcılığa karşı önlem alması” konusunda uyarıyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifi ile kadınların özgür iradelerini yok sayan hiçbir yaklaşıma izin verilmemelidir. Eğer RTÜK kadın katilleri ile aynı yerde durmadığını kanıtlamak istiyorsa acilen adım atmalıdır. Bizler herkesi bu katliamcı zihniyeti lanetlemeye çağırıyor, mücadelemizin taleplerimiz karşılanana kadar son bulmayacağını ilan ediyoruz. 08.09.2014
KESK/HABER-SEN MERKEZ YÖNETİM KURULU