Anasayfa / Basın Açıklamaları / AKP PROPAGANDASI İÇİN RADYO3 FEDA EDİLDİ

AKP PROPAGANDASI İÇİN RADYO3 FEDA EDİLDİ

 TRT’DE SEÇİM HAZIRLIĞI SÜRÜYOR

Tam 36 yıldır yayın yapan Radyo 3 AKP propagandası için feda edildi.

Birçok kentte bu kanalın vericileri susturuldu ve frekansı “TRT Türkü”, “TRT Nağme”, “Radyo 6”, “TRT Radyo Haber” gibi kanallara tahsis edildi.

Çarpıcı rakamları hemen sıralayalım;

Radyo 3 yayınları 2008 yılında 104 verici ile Türkiye nüfusunun % 90’ına ulaşıyordu.

2009 yılında verici sayısı 57’ye, yayınların ulaştığı nüfus ise % 68’e düştü.

Bugün sadece 23 verici Radyo 3 yayınlarına tahsis edilmiş durumda.TRT yönetimi bir taşla iki kuş vurmayı tercih etti; Seçimler yaklaşırken bir yandan AKP’nin propaganda kanallarını genişletiyor, bir yandan da frekansları TRT Radyo Haber’e tahsis ederek Radyo 3 dinleyicilerini cezalandırıyor. 

2009’da 69 il merkezinde Radyo 3 yayınlarını dinlemek mümkündü, bugün ise şimdilik sadece 16 il merkezinde Radyo 3 yayınları var. Bu 16 ilin bazı semt ve ilçelerinde de Radyo-3’ü dinlemek mümkün değil.

Bu apaçık bir seçim yatırımıdır.

Merkez Yönetim Kurulu’ nun basın açıklaması aşağıdadır.

 BASINA VE KAMUOYUNA

 TRT’DE SEÇİM HAZIRLIĞI SÜRÜYOR

AKP PROPAGANDASI İÇİN RADYO3 FEDA EDİLDİ

 TRT Radyo 3, tam 36 yıldır yayında…

Eski günlerde Türkiye’nin dört bir tarafından dinlenebilen, izleyiciye çok sesli batı müziğini, caz, pop ve rock müziğini sevdiren ve kendisine sadık bir dinleyici kitlesi yaratan radyo kanalı.

Birkaç kuşağın yetişmesinde bir okul.

Türünün Türkiye’deki neredeyse tek örneği.

TRT’nin yüz akı.

Oysa bugün Radyo 3 yok olma tehlikesiyle karşı karşıya…

Birçok kentte bu kanalın vericileri susturuldu ve frekansı “TRT Türkü”, “TRT Nağme”, “Radyo 6”, “TRT Radyo Haber” gibi kanallara tahsis edildi.

Çarpıcı rakamları hemen sıralayalım;

Radyo 3 yayınları 2008 yılında 104 verici ile Türkiye nüfusunun % 90’ına ulaşıyordu.

2009 yılında verici sayısı 57’ye, yayınların ulaştığı nüfus ise % 68’e düştü.

Bugün sadece 23 verici Radyo 3 yayınlarına tahsis edilmiş durumda.

2009’da 69 il merkezinde Radyo 3 yayınlarını dinlemek mümkündü, bugün ise şimdilik sadece 16 il merkezinde Radyo 3 yayınları var. Bu 16 ilin bazı semt ve ilçelerinde de Radyo-3’ü dinlemek mümkün değil.

Ama Radyo 3 dinleyicisi buna sessiz kalmadı. TRT’nin kamu yayıncılığı sorumluluğuna uygun davranmasını bekleyen her kesimden ve sınıftan insan, Radyo 3 geleneğinin sürdürülmesinde ısrarcı. Tepki gösteriyor, TRT yetkililerini soru yağmuruna tutuyor, imza kampanyaları başlatıyorlar.

TRT yönetimi ise bunca tepkiye sessiz kalamıyor ve sonunda açıklama yapıyor. Söz konusu açıklamada Radyo 3’ün otuz yıldan fazla süredir yayın yaptığı belirtiliyor. Bu ifade bile, Kurum yönetiminin bu kanala nasıl baktığını ortaya koyuyor. Belli ki, açıklama yapılırken Radyo 3’ün tam olarak kaç yıldır yayında olduğu bile merak edilmemiş; metin, onu kaleme alanların okuduğu haberler ve tepki mesajlarından akılda kalanlarla yazılmış.

Biz, bir kez daha söyleyelim; Radyo 3 kanalı 1 Ocak 1975 tarihinde yayına başladı.

Ayrıca, son iki haftada Radyo-3’ün frekansları ile ilgili olarak Kurumdan yapılan açıklamalar çelişkilerle dolu.

Radyo Dairesi Başkanlığı’nda müdür olarak görev yapan Tarık Öner ile TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’in basın danışmanlığını yapan ve aynı zamanda Genel Sekreter Yardımcısı olan Birol Uzunay’ın açıklaması ve son olarak TRT Genel Müdürlüğü adına yapılan açıklamalar da birbiriyle çelişiyor.

“Radyo-3’ün kapatılması, yayınlarının kısıtlanması bir yana; bu kanalımızı güçlendirmek, daha geniş kitlelere yaymak için çalışmalar yapmaktayız” diyen TRT yönetimi, Radyo 3 frekanslarının niçin başta TRT Radyo Haber olmak üzere yeni açılan radyolara tahsis edildiğini bir türlü açıklamıyor.

  Art arda yeni radyo ve televizyon kanalları açmakla övünen TRT yönetimi için oldukça ilginç, çelişkili ve tutarsızlıklarla dolu bu açıklamalar, aşikâr bir gerçeğin üzerini örtüyor.

TRT Radyo 3 frekansları özellikle Çorum, Kayseri, Kırıkkale, Manisa, Sivas ve Yozgat gibi İç Anadolu illerinde TRT Türkü’ye; Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkâri, Mardin, Siirt, Şırnak, Van gibi Doğu Anadolu illerinde Radyo-6’ya; Bolu, Bursa, Kocaeli ve Zonguldak gibi illerde ise TRT Radyo Haber’e tahsis edilmiş. Liste, kuşkusuz bu illerle sınırlı değil.

Bu planlamanın yapılmasında izleyici sayısı ve memnuniyetini ölçen ne tür bir araştırmanın esas alındığı, hatta bu tür bir sayısal verinin olup olmadığı bile belirsiz.

Öyleyse soruyoruz;

Kamu hizmeti yayıncılığının hangi ölçütü, bir yayının dinleyici kitlesini nicelik açısından geçersiz kılabilir?

Kamu adına gerçekleştirildiği iddia edilen bir idari tasarruf ancak sayısal çokluk varsa mı yapılabilir?

Sayısal olarak azınlıkta kalan bir kitle için azınlıkta olmaları sebep gösterilerek her tür özgürlük ve hak kısıtlanabilir mi?

Radyo 3 dinleyicilerine interneti, uyduyu önerenler, RTÜK’ün yapacağı frekans ihalesi sonrasını bekleyin diyenler, niçin aynı öneriyi yeni açtıkları radyo kanalları için yapmıyorlar?

Ayrıca Radyo 3 dinlemek isteyenler yanlarında uydu alıcı cihazı ve çanak anten mi taşıyacaklar?

Veya TRT yönetimi Radyo 3 dinleyicilerine iphone, ipod mu dağıtacak?

İnternet üzerinden FM (Frekans Modülasyonu) yayın yaptığını iddia edenlerin (ki teknik olarak mümkün değildir) ve kamuoyuna yaptıkları her açıklamada yanlış bilgi verenlerin bu sorulara verecek bir yanıtı olduğunu düşünmüyoruz!

Biliyoruz ki, bu bir seçim yatırımıdır.

Çünkü Radyo 3 yayınlarının yapıldığı frekanslar TRT Radyo Haber, Radyo 6, TRT Nağme ve TRT Türkü radyolarına tahsis edildi ama TRT Radyo Haber kanalı daha resmen açılmadı. Şu anda, TRT Haber ve TRT Türk televizyon kanallarının sesleri “TRT Radyo Haber”den yayınlanıyor.

TRT yönetimi bir taşla iki kuş vurmayı tercih etti;

Seçimler yaklaşırken bir yandan AKP’nin propaganda kanallarını genişletiyor, bir yandan da frekansları TRT Radyo Haber’e tahsis ederek Radyo 3 dinleyicilerini cezalandırıyor.

Bu apaçık bir seçim yatırımıdır.

Ne yazık ki, seçim yatırımları bununla da kısıtlı değildir.

Radyo 1’de yayınlanan Gündem ve Haber Yorum programlarında yapılan değişiklik, TRT Türkü’de sabah gazete başlıklarının okunması, yaklaşık 60 il merkezindeki yerel muhabirlerin son birkaç ay içinde değiştirilmesi de böyle okunmalıdır.

Kamuoyunun bilgisine sunulur.   03.03.2011

 

                                                      HABER-SEN

                             MERKEZ YÖNETİM KURULU

Print Friendly, PDF & Email


İLİŞKİLİ YAZILAR

TÜRKİYE SPOR YAZARLARI DERNEĞİ’NE KAYYUM ATANMASINI ANTİDEMOKRATİK

Gazetecilik toplumun doğru bilgiyle donanabilmesi ve demokrasimizin denge içinde işleyebilmesi için vazgeçilmezdir. Gazetecilerin, bu önemli ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

thirteen − eight =

Örnek Resim