Fiyasko: Yüzbinlere Ek Ödeme yok

KESK KİT ‘lerde çalışan sözleşmeli personelin ek ödemelerden yararlandırılmaması nedeniyle Sendikamızın da katılımıyla basın açıklaması yapmıştır.Bilindiği gibi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 16 Ağustos 2008 tarihinde, “Kamu personelinden ek ödemesi olamayanların aylıklarının iyileştirilmesi ve ücret adaletinin sağlanması amacıyla yaptığımız yasal düzenlemenin…” diye başlayarak, en düşük memur maaşına 15 Ağustos 2008 tarihinden geçerli olmak üzere ödenmekte olan 136 YTL’lik denge tazminatına ilave olacak şekilde 103 YTL ek zam yapılarak bundan böyle denge tazminatı yerine ek ödeme verileceğini ifade etmişti. Yine Hükümet, bu uygulamayla “eşit işe eşit ücret” yaklaşımının hakim kılınmak istendiğini, özellikle de düşük ücret alanların durumlarının iyileştirilmesini hedeflendiğini açıklamıştı. Ek ödemenin sözleşmeli personele uygulanması için Yüksek Planlama Kurulu kararı gerekiyordu. 399 sayılı KHK hükümlerine göre çalışan sözleşmeli personelden kimlerin ne oranda yararlanacağına ilişkin YPK karar almıştır. YPK Kararı Hukuksuzdur Yüksek Planlama Kurulu kararları doğaldır ki, dayandıkları Bakanlar Kurulu kararı doğrultusunda olmalıdır. Nitekim YPK’nın başkanı Başbakan’dır ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarı dışındaki diğer 7 üyesi de bakanlardan oluşmaktadır. Ancak YPK’nın “Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile bağlı ortaklıklarının sözleşmeli personel ve kapsam dışı personeli ile bu kuruluşların yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile denetçi ve tasfiye kurulu üyelerine 2008 yılında uygulanacak ücretlerin tespitine ilişkin” 26.09.2008 tarih ve 2008/T-16 sayılı kararı Bakanlar Kurulu kararı ile tamamen çelişmektedir. Bilindiği gibi, 2008/14012 sayılı Bakanlar Kurulu kararında ek ödeme oranları sıra sayılı cetveller için tek tek belirlenmişti. Ancak, YPK kararı ile Bakanlar Kurulu kararında açıklanan oranların altında bir oran tespit edilmiştir. Açıkça ve çok net olarak ifade ediyoruz ki, iktidar halka, emekçilere doğruyu söylememiştir. Bu Kararla Eşitsizlikler Giderek büyümüştür YPK kararı ile iki türlü mağduriyet yaratılmıştır. Birincisi, teknik personele yapılacağı açıklanan oranların düşürülmesi ile yaşanmıştır. Örneğin mühendislerin içinde bulunduğu gruba uygulanacak ek oran %82’den %68’e, en düşük memurların içinde bulunduğu gruba uygulanacak oran %51’den %28’e düşürülmüştür. Başbakan’a soruyoruz; hani en düşük ücret alan kamu emekçisine en az ilave 103 YTL ek ödeme yapılacaktı? Oysa YPK kararı ile örneğin sağlık teknisyen yardımcısına 54 YTL, diyetisyen ve teknikere 29 YTL, teknik ressam, teknisyen, laborant, makinistlere ise 25 YTL’lik ilave zam yapılmıştır. İkinci mağduriyet ise, YPK kararı ile KİT’lerde sözleşmeli olarak çalışan idari personel (Genel hizmetler ve yardımcı hizmetler grubu) denge tazminatı tutarı kadar ek ödeme verilerek, ilave zammın kapsamı dışında tutulmuştur. Yani bu personele hiçbir zam yapılmamıştır. Bu açıkça Bakanlar Kurulu kararına aykırıdır. Bu karar ile on binlerce kamu emekçisi ilave ek ödeme dışında tutulmuştur. Oysa hükümet, denge tazminatı alan herkesin ek ödemeden faydalanacağını açıklamıştı. YPK kararı ile denge tazminatı alan posta dağıtıcıları, gişe memurları, tren şefleri, hareket memurları, revizörler, haberleşme memurları gibi on binlerce kamu emekçisi ilave ek ödeme alamayacaktır. Bu uygulama AKP hükümetinin işçi ve emekçilere karşı olan tutumunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Güya ek ödeme ile farklı kurumlarda çalışıp aynı işi yapan fakat farklı ücret alanlar arasındaki dengesizlik giderilecek, özellikle de düşük ücret alanların maaşlarında bu şekilde iyileştirme sağlanacaktı. Oysa bırakalım düzeltmeyi, KİT’lerde sözleşmeli çalışanların neredeyse tamamı ilave ek ödemenin dışında tutulmuştur. Öte yandan ise aynı işi farklı kurumlarda yapan bir diğer kamu emekçisi ilave ek ödemeden faydalanabilecek. Örneğin Milli Eğitimde çalışan 657’ye tabi bir memur ilave ek ödemeden faydalanarak 248 YTL alacak, Bu YPK kararı ile aynı işi yapan sözleşmeli personel sadece 136 YTL alacaktır. Yani bordrosunda herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Soruyoruz; adalet bunun neresindedir? “Eşit işe eşit ücreti” bu uygulama ile mi sağlayacaksınız? Bir diğer uygulama da, TCDD’de bayram öncesinde “nasıl olsa ek ödeme verilecek” diye (ki olması gereken de oydu) bayram öncesinde ek ödeme yerine avans olarak ödenen 200 YTL’nin kamu emekçilerinden geri istenmesidir. “Bayramı zehir etme” tam da bu olsa gerek! İktidar, açık olarak işyerlerinde çalışma barışını bozmaktadır. Ücret dengesizliği giderilmediği gibi daha da büyütülmektedir. Oranların neye göre belirlendiği, ek ödemelerde kıstasın ne olduğu belli değildir. Bir Başbakan nasıl olur da kendi açıkladığı, altına imza attığı bir karardan bir ay sonra farklı bir karara imza atar? Konfederasyon olarak baştan beri Hükümetin tek yanlı olarak dayatmalardan vazgeçmesini belirttik ve somut olarak da “eşit işe eşit ücret” diye açıklanan ek ödemelerin bir fiyaskoya dönüşeceğini söyledik. Maalesef söylediklerimiz çıktı. Şunu da belirtmeliyiz ki, YPK’nın kararını önemli bir gelişme gibi sitelerinden yayınlayanların üyelerine söyleyecekleri hiçbir sözün kıymeti yoktur. Buradan hükümete sesleniyoruz; YPK kararını düzeltmelidir. Karar düzeltilinceye kadar bir dizi eylem ve etkinlik gerçekleştireceğiz. Hükümet ekonomik krizin faturasını bir kez daha emekçilere çıkarmak istiyor. Ancak, buna izin vermeyeceğiz. Bu çerçevede konfederasyonumuza bağlı BTS, ESM, Tarım Orkam Sen ve Haber Sen Sendikalarımızın örgütlü olduğu işyerlerinde ve başbakanlık önünde 15 Ekim 2008 Çarşamba günü basın açıklamaları yapacağız. Yine hukuki sürecin başlatılması için hazırlıklarımız bitmek üzeredir ve en kısa sürede yargı yoluna başvuracağız.