Acı haber bu kez Dağlıca’dan geldi; “çok sayıda” evladımızın yaşamını yitirdiği açıklandı. Hakkari/Dağlıca’da yaşanan saldırıda yaşamını yitirenlerin ailelerinin acısını paylaşıyor, sabır ve başsağlığı diliyoruz.
İlk kez Genelkurmay Başkanlığı çatışmanın ne zamanını ne de yaşamını yitirenlerin sayısını açıklıyor! Her gün durum daha da kötüye doğru gidiyor! Her gün ocaklara ateş düşüyor! Savaş çığırtkanlığının yapıldığı her saat, her gün yaşamını yitirenlere yenileri ekleniyor.
Ortalık kan gölüne dönmüşken Başbakan maç izliyor, Cumhurbaşkanı ise savaşın nedenini sorgulayan yüreği yanık asker yakınlarını “karaktersiz” olmakla itham ediyor. Cumhurbaşkanının 400 vekil açıklamasını yayınladığı için AKP danışmanı gazeteciler, bir başka basın kuruluşuna saldırılması için çağrılar yapıyorlar ve çağrıları anında karşılık buluyor! Anlaşılan artık “%50’yi zor tutuyoruz” gibi bir dertleri yok, aksine “ne duruyorsunuz, haydi sokağa” diyorlar…
İktidar borazanı, savaş çığırtkanı medya, insan ölümleri üzerinden yeni algı operasyonları yapıyor. Yaşamın değil ölümün dili hâkim kılınmaya çalışılıyor. İktidar uğruna başlatılan savaşın gerçek nedenini gizlemek için barış yanlısı tüm kesimler “vatan haini” ilan ediliyor! Muhalifler “ölüm” mektuplarıyla, tutuklanmayla, tehdit ediliyor. 24 Temmuz’dan bu yana onlarca sivil insan polis kurşunuyla yaşamını yitirmesine rağmen, Emniyet Genel Müdürü hala “tereddüt edilmeden silah kullanılmasını” istiyor. Cizre’de güvenlik güçleri tarafından öldürülen ve güvenlik güçleri izin vermediği için biri 35 günlük bebek, biri 12 yaşında kız çocuğu olmak üzere yedi cenaze 40 derecelik sıcaklıkta evlerde, camilerde bekletiliyor, ne Hükümetten ne de medyasından tek bir satırlık açıklama yapılmıyor!
Yüreğimize her gün bir kor düşerken, ülkemiz hızla bir iç savaş eşiğine doğru giderken vicdansızlar anket sonuçlarını bekliyorlar…
Susmamızı istiyorlar, susmayacağız! Savaşa devam dememizi istiyorlar, demeyeceğiz! İtaat etmemizi, boyun eğmemizi istiyorlar, eğmeyeceğiz! Vicdanlarımız kurusun, gözlerimiz görmesin, kulaklarımız duymasın, insanlıktan çıkalım istiyorlar, bedeli ne olursa olsun insanlıktan çıkmayacağız, insanlık onuruna sahip çıkmaya devam edeceğiz…
Artık Yeter! Daha fazla tabut taşımak istemiyoruz! Çocuklarımız Ölmesin! Eller tetikten çekilsin, silahlar sussun! Derhal normalleşmeye dönük acil adımlar atılsın, demokratik süreç işlesin! Sokağa çıkma yasakları, sağlık emekçilerine ve sağlık hizmetlerine yönelik saldırılar derhal durdurulsun, sıkıyönetim uygulamaları son bulsun!
Savaşa Hayır! Barış Hemen Şimdi!…
YÜRÜTME KURULU