TACİZCİLERİ CESARETLENDİRMEYİN, CEZALANDIRIN!

Bu ülkeyi yönetenler, kadınları andıkları her cümlede “doğurun, anne olun, evinizde oturun” diyor. Kreşlerimiz, okullarımız, en önemlisi çocuklarımız bizden alınıyor.  Çok uzun süredir bu ülkenin kadınları yoğun sömürüyle, işsizlik tehdidiyle, işyerlerinde ayrımcılık ve tacizle baş başa kaldı, gericiliğin kurallarına mahkûm edildi.

Kadına yönelik her tür şiddeti, taciz, tecavüz ve cinayetleri duymadığımız tek bir gün bile yok.

Zehirli bu anlayış, sokaklara,evlere, işyerlerine, evlerimize kadar sızdı…

Kadına yönelik taciz şimdi de TRT’de..

Konuya ilişkin basın açıklaması metni aşağıdadır.

BASINA VE KAMUOYUNA

TRT YÖNETİMİNE ÇAĞRI: TACİZCİLERİ CESARETLENDİRMEYİN, CEZALANDIRIN!

8 Mart’a kadar yani yılın ilk 66 gününde tam 66 kadın öldürüldü. Kim bilir kaç kadın ise tacize, tecavüze uğradı.

Kadına yönelik şiddet bir kâbus gibi artıyor. Şiddet uygulayanlar soruşturulmuyor, sorgulanmıyor, cezalandırılmıyor. Bugün hüküm süren çarpık ve çirkin algı, neredeyse bütün şiddet olaylarında kadını sorguluyor; şiddet uygulayan, tecavüz eden, taciz eden ve hatta öldüren kişiler ise bin bir gayrimeşru gerekçeyle aklanıyor.

Bu ilkel algı kadını sevmiyor, kadından korkuyor, kadını hep suçlu görüyor. Ve ne yazık ki, bu ilkel algı toplumun her yerine, sokağa, iş yerlerine, evlere sinsice sızıyor.

TRT’de de özellikle son birkaç yıldır sık sık taciz olayları yaşanmaya başladı.

Son olarak stajyer bir öğrenci taciz edildi ve tacizle suçlanan kişi hala görevine devam ediyor.

Bunu kabul etmiyoruz, yüksek sesle karşı çıkıyoruz, isyan ediyoruz.

TRT yöneticilerine çağrımızdır;

Taciz olaylarına taraflı yaklaşmayın. Tacize uğrayan mağduru daha da mağdur etmeyin. Sorumluları bulun ve en ağır şekilde cezalandırın.

Dün, taciz iddialarının üzerine güçlü bir şekilde gidilmediği için bugün başka bir taciz skandalı daha yaşandı. Üstelik tam şu anda bile kim bilir bilemediğimiz kaç taciz daha yaşanmaktadır.

Biz biliyoruz, daha dün, benzer bir taciz olayında  “Bu konuda soruşturma açtık, gereği neyse yapacağız” denildi, müfettişler soruşturmanın ilerleyen sürecinde zanlı hakkındaki iddiaları güçlü bularak savunmasını istedi. Ancak ne hikmetse son anda ceza vermekten vazgeçildi ve hatta bununla da yetinilmeyip tacizci terfi ettirildi. Başta Ankara Radyosu’nda olduğu gibi taciz olaylarının üstünü kapatan, tacizcileri ödüllendiren TRT yönetimi bugün yaşananların da sorumlusudur. Ne yazık ki, dahası da var; İstanbul’da bir yöneticinin adının karıştığı taciz olayını da tüm yönetim biliyor. Biliyor ama hâlâ üç maymunu oynuyor.

İşte tam da bu yüzden, TRT’de bugün hâlâ taciz olayları yaşanıyor.

Çünkü dün olanlar, bugün yaşananların zeminini yarattı. Bugün yaşadıklarımız yarına zemin hazırlayacak.

Çünkü TRT ekranlarından radyolarından kadınları aşağılayan, kadınlara hakaret eden yayınlara izin veren zihniyet ile; kadınları taciz edenleri koruyan, terfi ettiren zihniyet akrabadır.

Bu zihniyet sadece TRT’deki tacizcileri değil, Türkiye’deki bütün suçluları cesaretlendiriyor.

TRT Müfettişlerine ve Yöneticilerine çağrımızdır:

Artık bu iddiaları örtbas etmekten, taciz zanlılarına sahip çıkmaktan vazgeçin!

Kamusal görevinizi unutmayın, adil bir soruşturma yürütün ve sorumluların gereken cezaya çarptırılması için tüm gerçeklerin ortaya çıkarılmasını sağlayın!

Geleceği güvence altına almanın bir yolu da budur.

Bilinmelidir ki; bugün bunu yapmayanlar, gelecekte yaşanacak taciz vakalarının da sorumlusu olacaktır!

      HABER-SEN

MERKEZ YÖNETİM KURULU