Anasayfa / MANŞET / Basın, Düşünce ve İfade Özgürlüğünü Hedef Alan Baskılara Son Verilmelidir!

Basın, Düşünce ve İfade Özgürlüğünü Hedef Alan Baskılara Son Verilmelidir!

Türkiye ne yazık ki her geçen gün basın, düşünce ve ifade özgürlüğünün daha fazla sınırlandığı,  gittikçe otoriterleşen iktidara yönelik en küçük bir eleştirinin dahi cezalandırıldığı bir ülkeye çevriliyor.

Muhalif TV’lerin ekranları karartılıyor, “kontrol altına alma” iddiası ile iktidarın en başından beri korkulu rüyası olan sosyal medyaya yönelik kısıtlama adımları atılıyor.

Bilindiği üzere OHAL süreci 15 Temmuz darbe girişimi ile hiçbir ilgisi olmadığı üstelik darbe girişiminde adı geçen yapıya karşı en başından itibaren mücadele ettiğini sadece kamuoyunca değil, iktidar tarafından da çok iyi bilenen onlarca muhalif derneğin, gazetenin,  TV ve radyonun kapatılmasının fırsatı haline getirilmiştir. Geriye kalan birkaç muhalif yayın organının ise sürekli hukuksuz para cezaları, ekran karartmalarla karşı karşıya bırakılmasına devam edilmiştir.

Son olarak Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından oy çokluğu ile alınan karar sonucunda,  HALK TV ve TELE 1’e siyasal iktidarı eleştiren yayınları gerekçe gösterilerek beş gün boyunca ekran karartma cezası verilmiştir.

Bu son ceza kararı ile birlikte RTÜK’ün siyasal iktidarın eleştirilmesine set çekmeyi ve muhalifleri cezalandırmayı görev bilen bir sansür kuruluna dönüştüğü bir kez daha görülmüştür.

Ayrıca bu son kararla RTÜK’ün ne kadar çifte standartlı kararlar aldığı da gözler önüne serilmiştir. Hatırlanacağı üzere RTÜK başkanı, iktidara yakın bir TV kanalında yayımlanan bir programa katılan konuğun “ölüm listesi” hazırlığı yaptığı yönündeki açıklamasını görmezden gelerek ‘cezaya gerek olmadığını’ ifade etmiştir. Kamuoyundaki tepkiler üzerine on gün sonra harekete geçen RTÜK,  söz konusu kanala sadece 3 gün program durdurma cezası vermekle yetinmiştir. Buna karşın TELE 1 VE HALK TV’nin yayınları hakkında gece yarısı inceleme başlatan RTÜK tarihinde ilk defa 5 gün ekran karartma gibi ağır bir cezanın altına imza atmaktan geri durmamıştır.

Öte yandan iki gündür iktidar kanadından Esra Albayrak’ı hedef alan çirkin yorumlar üzerinden yapılan açıklamalar sadece muhalif TV ve gazetelerin değil, sosyal medyanın da iktidarın hedefinde olduğunu göstermektedir.

Elbette ki sosyal medya kanalı ile Esra Albayrak’ı hedef alan, çirkin yorumlar hiç kimsenin tasvip edemeyeceği içeriktedir. Dolayısıyla sadece Esra Albayrak’ı değil,  herhangi bir vatandaşı da hedef alsa ahlak dışı, çirkin yorumları yapanlara yasaların gerektirdiği cezalar verilmelidir.

Öte yandan Türkiye’nin mevcut durumda sosyal medyayı zaten fazlası ile kontrol altında tutan ender ülkelerden birisi olduğu da bilinmektedir. Her gün onlarca insan sadece iktidarı eleştiren paylaşımları gerekçe gösterilerek gözaltına alınmakta, tutuklanmaktadır. Buna rağmen siyasal iktidarın Esra Albayrak’ı hedef alan ahlak dışı yorumları dayanak yaparak zaten fazlası ile kontrol altında tuttuğu sosyal medyayı tamamen kapatmaya yönelik adımlar atması kabul edilemez.

Kaldı ki bu ülkede yaşayan herkes mevcut iktidarın, yandaş medyanın taraflı, gerçek dışı yayınlarından usananların her geçen gün daha fazla yöneldiği sosyal medyayı en başından beri bir tehdit olarak gördüğünü bilmektedir. Nitekim sosyal medyayı daha fazla kısıtlamaya dönük adımların da Cumhurbaşkanı’nın gençlerle YKS öncesi You Tube üzerinden yaptığı 377 bin dislike alması üzerine yoruma kapatılan canlı yayın sonrası gelmesi manidardır.

Bir kez daha altını çiziyoruz. Basını özgür olmayan bir ülkede, asgari düzeyde bile olsa, demokrasinin yaşam bulması, temel hak ve özgürlüklerin gelişmesi mümkün değildir. Özgürlükten, demokrasiden emekten ve eşitlikten yana muhalif basın yayın organlarını hedef alan baskılar halkın haber alma hakkına vurulan bir darbedir.

KESK olarak HALK TV ve TELE 1 ekranlarının karartılmasını kınarken, iktidarı Anayasanın ve uluslararası sözleşmelerin açıkça ihlali olan basını, düşünce ve ifade özgürlüğünü hedef alan adımlarına son vermeye çağırıyoruz.

                                                                             

                                                                                                                                                                       YÜRÜTME KURULU

Print Friendly, PDF & Email


İLİŞKİLİ YAZILAR

TÜRKİYE SPOR YAZARLARI DERNEĞİ’NE KAYYUM ATANMASINI ANTİDEMOKRATİK

Gazetecilik toplumun doğru bilgiyle donanabilmesi ve demokrasimizin denge içinde işleyebilmesi için vazgeçilmezdir. Gazetecilerin, bu önemli ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

5 × 2 =

Örnek Resim