6 No’lu Şubemiz, ek göstergeden yararlanamayan TRT personelinin maaşının yeni sisteme göre hesaplanması için basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamaya Genel Mali Sekreterimiz ve Genel T.İ.S ve Hukuk Sekreterimiz katılım sağladı.
Açıklama TRT İzmir Müdürlüğü önünde gerçekleştirildi. Açıklamayı Şube Kadın Sekreterimiz Derya Balkesen okudu.
BASINA VE KAMUOYUNA DUYURUMUZDUR
Kamuoyunu aylarca meşgul eden 3600 ek gösterge konusu son zamanlarda her şeyde olduğu gibi bir gün bir konuşma sırasında ansızın “Tüm memurlara +600 ek gösterge verilecektir” şeklinde geçen tek cümlelik açıklamayla sonuçlandırıldı. Birçok memur bu yüzden emekli olamıyordu. Emekli maaşları gerekli düzenleme yapılmazsa oldukça düşük kalacaktı. Bunun çözümü ek göstergelerin arttırılmasıydı.
Peki nedir bu ek gösterge;
Ek gösterge, memurun çalıştığı süre içerisinde biriken tazminatının genel bir hesaplama yöntemi içinde belli bir katsayı ile çarpılması sonucu maaşının belirlendiği sistemdir. Örneğin çalıştığınız dönemde ek göstergeniz 4800-6400 arasında ise %165 lik bir katsayınız olur emekli olunca bu katsayıya göre maaş alırsınız. Yapılan açıklamadan sonra çıkan Tüm Kamu Personeline +600 ek gösterge verilmesine dair yasa 5 Temmuz 2022 tarihinde Resmi gazetede yayınlanarak,1 Ocak 2023 tarihinden itibaren uygulamasına karar verildi.
Sürpriz bu aşamada başladı bizler için. TRT ve MİT özel kanuna tabi kurumlar olduklarından bu kapsam
dışında bırakıldı.
Yasanın asıl amacı belli bir grup çalışanın 3600 ek gösterge almasını sağlamaktı. Bu kapsamda bazı
kişilere 1400 ek göstergeye varan artışlar uygulandı. Örneğin 2200 ek göstergesi olan bir polis memuru 3600 ek gösterge rakamına ulaşabilmesi için 1400 ek gösterge artışı aldı.
Tabi bu arada 3600 ek gösterge almak isteyip de alamayan birçok mağdur kesim de yarattı. +600 ek gösterge denildiği gibi ne tüm memurlara verildi ne de taahhüt edilen iyileştirmeyi gerçekleştirdi.
Burada asıl kandırmaca +600 ek gösterge tüm memurlara verilecek denilmesine rağmen 3600 ile 7000 ek gösterge rakamı arasında bulunan çok büyük bir memur kesiminin bu haktan yararlanamaması için Ek gösterge tablosunu her kademede 600 puan kaydırarak aslında parasal artışın olmamasını sağladılar.
En yaygın bilineniyle söyleyelim, 5200 ek göstergelerin katsayısı artık %145 oldu. Bunun anlamı emekli
maaşları 1800 TL düştü. Hem de ortalığın ekonomik krizden kırıldığı dönemde, emekli maaşı ile yaşamaya çalışırken karşılaştığı durum budur. Sevgili çalışan arkadaşım senin de emekli maaşın düştü.
TRT personeli;
600 ek göstergeyi alamadı, kanun teklifinin dışında bırakıldı AMA nedense maaşları yeni sisteme göre
hesaplanıyor. Yeni tabloda yüzdelik dilimleri değiştirildiği için birçoğu bir alt kademeye düştüler. Kalem oynatarak yapılan alicengiz oyununda sonuç yine şaşırtmadı.
TRT den emekli olan arkadaşlarımızın çektiği sıkıntı bununla da bitmedi. Ocak ayında maaş bordrolarında +600 ek göstergenin kendilerine de eklendiğini gördüler. Maaşları buna göre düzenlenmişti. İlk yapılan açıklamada olduğu gibi Tüm Kamu personeline +600 ek gösterge verileceği yönündeki yanlıştan dönüldüğü düşünülerek rahat bir nefes aldılar. Ama ne olduysa Şubat ayı maaşlarını almaya gittiklerinde oldu. Her birinin maaşında göstergelerine göre 920 TL ile 1800 TL arasında fazladan yapıldığı iddia edilen ödemeler kesilmişti. Ülkemizdeki emeklilerin hali ortadayken hiç ummadığınız bir anda maaşınızdan bu kadar bedelin kesildiğini düşündünüz mü hiç. Bir çıkar yol bulmak için SGK ya itiraz ettiler. Gelen cevapta TRT Kurumunun yapılan düzenlemeye göre yeni katsayıları iletmediği yazıyordu. Aslında TRT Kurumu bu listeyi iletememişti. Çünkü en başta TRT ve MİT kapsam dışındadır dendiği zaman personelini savunma gereği bile duymamıştı.
Bizler halen çalışan konumundayız. Ama şu an aramızda emekli arkadaşlarımız var. Birçoğumuz yakın dönemde emekli olmayı düşünürken manzara ortada. Aynı sorunlar yakında bizim sorunumuz olacaktır. Bu yanlıştan en kısa zamanda dönülmesi gerekmektedir.
TRT Kurumu yıllardır örselenmektedir. Burada çalışan arkadaşlarımız, bilgi, beceri ve tecrübelerini işlerine aktaramıyorlar. Oturdukları masada, aldıkları maaşta birilerinin gözü var. Kamu kurumu olmasına rağmen, hangi sınava tabi tutulup geldiği, hangi tecrübeye sahip olduğu belli olmayan Özel Hukuka Tabi diyerek istisna kabulü ile en güzel mevkilere yerleştirilen kişiler, kurumun her tarafında. Şu kapıdan geçen her 3 kişiden 2 si artık devletin memuru değil. Onlar, birilerinin tanıdığı oldukları için burada çalışıyorlar. O kadar söz sahibi olmuşlar ki bu kurumda, canları isterse ÖHT olup biz sözleşmeli çalışacağız artık diyorlar çifter çifter maaşlar alıyorlar, sonra birilerinin gözünden düştüm neme lazım deyip geri dönebiliyorlar. Dışarıdaki baba, okusun diye varını yoğunu ortaya koyduktan sonra yetmiyor bir de KPSS sınavı için avuçla parayı dershaneye veriyor. Çocuk 90 puan alıyor ama mülakatta eleniyor. Neden… çünkü tanıdığı yok. Sistem böyle işliyor. Onların ne kadar maaş aldığını kimse bilmiyor.
Onların atamaları yapıldı, her birine kadro unvanları verildi hatta 2. Kez düzenleme ile terfi bile aldılar biliyor musunuz. TRT’nin 657’li personeli, 20 sene alt kademeden maaş alıp sınav açılacak görevde yükselecek diye bekledi, sınav açıldı, yaptığı işin sınavına giremedi çünkü kadrosuna bizden değildir anlamına gelen farklı bir unvan vermişlerdi o zaman anladık yayın yapım görevlisi ile yayın yapım elemanının farkının ne olduğunu… İtirazlar, davalar sonrasında sınava girmeye hak kazandı. Yetti mi hayır yetmedi olmadık gerekçelerle elendi, onu eleyen jüri 20 senedir yaptığı işin zerresini bilmiyordu. Yine davalar gözüktü ufukta. Şimdi bazılarına mahkeme heyeti önünde, biz yeterince personel aldık size ihtiyacımız yok diyebiliyorlar fütursuzca. Bizden değilsinizin başka türlü söylenişi bu başka bir şey değil.
Bugün artık kimse TRT izlemiyor. TRT de çıkan haberin doğruluğunu sorguluyor. Çünkü daha 29 Ekimin Cumhuriyet Bayramı olduğunu bile alt yazılarda karıştıran, canlı yayında ekranın altından dil çıkararak geçen personellerle yayın yapmaya devam ediyor. Orman yangınında ateşi gösterecek yere kamerasını çeviremiyor. Kurum kültüründen uzak, devlet ciddiyetinden bi’haber kişiler el üstünde tutulurken bizler sesini çıkarırsan atılırsın tehdidi altındayız. 2018 yılında çalışan tecrübeli personelini zorla, sizler ihtiyaç fazlası personelsiniz diyerek emekli ettiler. Yerlerine bizim bildiğimiz 3500 kişi aldılar. Bu bizim ulaştığımız rakam belki de çok daha fazlası var.
Sonuç; Liyakat ayaklar altında.
Şimdilerde herkes TRT ye gereksiz, hantal bir kurum gözüyle bakıyor. Demek ki yeni gelenler TRT yi yüceltemedi.
Konuya başka bir pencereden bakalım;
Bir zamanlar dev hastaneler yapılırken modern binalar gösterilip randevu alamayacağınız, paranız olmadığı için o binalardan içeri giremeyeceğiniz söylenmemişti hiçbirinize değil mi. Otoyollardan geçmeseniz de para ödeyeceğinizi, çocuğunuza iş ararken isterse en iyi puanı alsın mutlaka bir torpil bulmanız gerektiğini, deprem olacak tedbir alın diye yalvaran bilim adamlarımız yerine Kanal İstanbul yapılmaya çalışıldığını sizin kendi dayanıksız binalarınızın altında kalacağınızın önemi olmadığını, depremde geç alınan kararlarla çocuğunuzun eşinizin enkaz altında donarak ölebileceğini, Manhattan’a bile yurt yapıldığını ama ülkede yurt olmadığı için çocuklarınızı cemaatlere teslim etmek zorunda kalacağınızı da bilmiyordunuz. TRT için de gereksiz diyebilirsiniz şimdi. Bir gün gelip sesinizi duyurmak istediğinizde hiç kimsenin sizi duymadığının farkına vardığınızda artık çok geç olacak. Özel kanalların kimin tarafında yayın yaptığını düşünmek yerine size ait olanın farkına varmak, susturulmak istenen TRT ye bugün sahip çıkmanız gerekiyor. Bu kurum bir ideolojinin, siyasetin, bir grubun değil hepinizindir.
Burada çalışan ve şu anda mağdur olduklarını haykıran kişiler, çoğunuzun dinlemek istemediği, aman şimdi başım belaya girmesin diye yolun karşı tarafına geçtiği bu konuşma sırasında çığlık atıyorlar sizin yerinize. Çünkü, onlar konuşursam atılırım diye işlerini yapamıyorlar.
2018 de aynı bu yerde, bu kurumdaki insanlar gönderiliyor duyun sesimiz demiştik. O zaman da
duymamıştınız. Eğer o gün bizi duysaydınız İFP olmayacaktı, dolayısıyla ÖHT olmayacaktı. Ve doğal olarak TRT kurumunda liyakatli insanlar yöneticilik yapıp personelini gözetecek bugün yaşadıklarını yaşamayacaklardı. Emeklisinin maaşının düştüğünü, çalışanına tuzak kurulduğunu düşünecek bir tane yönetici var mı burada. Aynı kaderi paylaşıyor olsak onların da sesleri çıkardı diye düşünüyoruz. Bu insanlar haketmediklerini değil kaybettiklerini söylemeye çalışıyorlar. Hukuksuzluğu anlatmaya çalışıyorlar. Birgün, hepinizin adalete ihtiyacı olacak. O gün sizler de sesinizi duyuramadığınız zaman bizi anlayacaksınız.
Hiçbir kurumun HALK tan yüksek duvarları, kapalı kapıları olmamalı. Bu kapının ardında olanlardan
haberiniz olmalı. Onun için bizi dinleyin. Bu bir avuç insan sizin sesiniz olmaya çalışıyor her türlü riske rağmen. Bizlerin de çocukları var. Çünkü, onlar bizim yaşadıklarımızı yaşamasın istiyoruz.
Bizler, bu kurum halkın iradesini temsil edinceye kadar susmayacağız. O duvarları yıkıp o kapıları hepinize açana kadar sizi bilgilendireceğiz.
DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ.
Haber-Sen 6 Nolu Şube Yönetim Kurulu