ITUC ve ETUC’tan Başbakanlığa ve Çalışma Bakanlığına ÇAĞRI “Gülmen ve Özakça’nın Taleplerini Dikkate Alın“

Konfederasyonumuzun girişimleri sonucu, üyesi olduğumuz Uluslararası Sendika Konfederasyonu ITUC ve Avrupa Sendika Konfederasyonu ETUC,  Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in taleplerinin karşılanması için Başbakanlık ve Çalışma Bakanlığı’na çağrıda bulundu.

ITUC ve ETUC’un yetkilileri, Özakça ve Gülmen’in taleplerini dikkate almaya, onlarla görüşmeye ve işlerine iade edilmesi konusunda gerekli adımları atmaya çağıran 22 Mayıs 2017 tarihli mektubun Türkçe çevirisi aşağıdadır.

Brüksel, 22/05/2017

                                                          Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Binali Yıldırım

                                                         Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu

Sayın Başbakan,

Sayın Çalışma Bakanı,

Bildiğiniz gibi, ITUC ve ETUC en son 3-5 Mayıs tarihlerinde Ankara’ya ortak bir heyet göndermişti.

Uluslararası ve Avrupa sendika hareketini temsil eden bizler gerçekleştirmiş olduğumuz farklı görüşmelerde demokrasiye yönelik bir saldırı olan 15 Temmuz 2016 darbe girişimini kınadığımızı vurguladık ve iktidarı ele geçirmeye ve demokrasiyi alaşağı etmeye yönelik her türlü terör saldırıları ve anayasaya aykırı girişimlere karşı çıkılmasının zorunlu olduğunu ifade ettik.

Ancak, Türk hükümetinin, işçi ve kamu çalışanlarını, pek çok durumda hukukun üstünlüğü ilkesine aykırı bir biçimde, herhangi bir kanıt ya da dayanağı olmaksızın kitlesel bir biçimde işten çıkarmasından derin bir endişe duymuş olduğumuzu da ekledik.

Türkiye’deki dört üyemizden biri olan KESK’e bağlı Eğitim Sen üyesi Semih Özakça (ihraç edilmiş öğretmen) ve Nuriye Gülmen’in (ihraç edilmiş akademisyen)  işlerine iade edilme talebi ileaçlık grevinde olduklarını öğrenmiş bulunuyoruz. Aldığımız bilgiye göre Gülmen ve Özakça açlık grevinin 75’inci günündeler ve ve sağlık durumları kritik bir aşamada.

Sayın Bakanlar, Türkiye’nin pek çok zorluk ve tehditle karşı karşıya olduğunu biliyoruz, ancak başarısız darbe girişimin ardından 9 ay sonra OHAL ve OHAL kararnamelerinin güvenlik için ihtiyaç duyulanın ötesine geçtiğini ve orantısız olduğunu; açığa alma ve işten çıkarmaların on binlerce çalışanı geçim kaynaklarından mahrum bıraktığını ve insani bir sorun olmaya başladığını düşünüyoruz.

ITUC ve ETUC olarak Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın yaşamları hakkında endişeliyiz ve onların yaşam haklarını güvence altına almaya çalışıyoruz. Sizi, durumun aciliyetini ve sendikalı meslektaşlarımız Gülmen ve Özakça’nın sağlık durumlarını gözeterek Gülmen ve Özakça’nın taleplerini dikkate almaya, onlarla görüşmeye ve her ikisinin de işine iade edilmesi için gerekli adımları atmaya çağırıyoruz.

Saygılarımızla,