Bugün 11.00’da konfederasyonumuz merkezinde, KESK ve sendikalarımızın MYK üyelerinin katılımıyla 14 Mayıs tarihinde gerçekleştirilecek milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin kamu emekçilerinin talepleri ve seçim tutum belgesi kamuoyu ile paylaşıldı.
Basın toplantısında KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik 35 maddede seçime ilişkin tutum belgesini kamuoyuna açıkladı. KESK 14 MAYIS 2023 SEÇİM TUTUM BELGESİ‘ne ulaşmak için tıklayınız.
14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanı ve milletvekilleri seçimlerinde Türkiye’nin önümüzdeki yüzyılını belirleyecek bir karar alacağız. Toplumu otoriterliği ile boğan, emekçileri uyguladığı sermaye politikaları ile yoksullaştıran, yoksunlaştıran, geleceğimizi tek adamın keyfi kararlarına bağlayan bir sistemin sürmesi ya da sona ermesi arasında bir tercih yapacağız.
Kamu emekçileri Türkiye’nin bir dönüm noktasında olduğunun farkındadır. Yapacakları tercihle demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü, laik temelde bir Cumhuriyetin inşasına katkı yapacaklardır. Yılların mücadele birikimi kamu emekçilerinin tercihlerinde başlıca yol gösterici olacaktır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adıyla yaşama geçirilen bu sistem iddia edildiği üzere toplumsal sorunlara hızlı, etkili çözümler getirmediği gibi kamu kurumlarının çökmesine, liyakatsizliğin, kayırmacılığın yaygınlaşmasına, hukuksuzluğun derinleşmesine, adaletsizliğe, yoksullaşmaya, ayrımcılığa ve kutuplaşmaya neden olmuştur.
- Kamu emekçileri bu seçimde öncelikle en kararlı biçimde bu tek adam sistemine “hayır!” diyecektir.
- Kamu emekçileri demokratik bir anayasa ve toplumun her kesimini kapsayan, emekçilerin güçlü biçimde temsil edildiği bir parlamenter sistem için oy verecektir.
Kamu Emekçileri:
- Yıllardır uygulanan neo liberal politikaların ve özelleştirmelerin ret edileceği,
- Çalışma yaşamının demokratikleştirileceği,
- Eğitim, sağlık ve sosyal güvenlik başta olmak üzere tüm kamusal hizmetlerin herkes için eşit, ücretsiz, nitelikli, ulaşılabilir hayata geçirileceği,
- Çalışma hakkının gereğinin yerine getirileceği, İnsanca yaşanacak bir ücretin sağlanacağı,
- Vergi adaletinin esas alınarak herkesin gelirine göre vergilendirileceği,
- “Eşit İşe Eşit Ücret” ilkesinin benimseneceği,
- İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğinin ön plana alınacağı,
- ILO sözleşmeleri başta olmak üzere uluslararası standartlar çerçevesinde gerçek ve özgür TİS gerçekleştirileceği, grev hakkının engellenmesinden vazgeçileceği, bu çerçevede 4688 sayılı yasanın değiştirileceği,
- Çalışanların ortak örgütlenmesini içeren yasal düzenlemenin yapılacağı,
- Çalışanları bölen, iş ve ücret güvencesini tehdit eden her türlü istihdam biçiminin kaldırılacağı, esnek, kuralsız, performansa göre çalışmaya-ücretlendirmeye son verileceği, kurallı çalışma, iş güvenceli ve kadrolu istihdamın sağlanacağı,
- Atama, yer değiştirmelerin ve istihdamın siyasal çıkarlardan arındırılacağı,
- Asgari Geçim Standardı Tespit Komisyonu tarafından belirlenecek bir tutarın Temel Gelir Güvencesi olarak verileceği,
- Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılacağı,
- Çalışma yaşamında ayrımcı, cinsiyetçi politikalara son verilerek kadınları daha fazla sefalete, yoksulluğa, açlığa mahkûm eden politikaların terk edileceği ve istihdamda kadın-erkek eşitliğinin sağlanacağı,
- İstanbul Sözleşmesi feshinin iptal edilerek etkin uygulanacağı,
- ILO’nun 190 sayılı İşyerinde Şiddet ve Tacizin Önlenmesi Sözleşmesi’nin onaylanacağı ve gerekli denetim mekanizmalarının kurulacağı,
- Kadınların iş yerlerinde maruz kaldığı cinsiyete dayalı her türlü şiddet, ayrımcılık ve mobbingi önleyici mekanizmaların oluşturulacağı, kadın beyanının soruşturmanın başlatılması için yeterli görüleceği,
- 8 Mart’ta tüm kamu çalışanı kadınların ücretli izinli sayılacağı,
- Toplumsal cinsiyet eşitliğini esas alan bütçe oluşturulacağı, çocuk, yaşlı, engelli ve hasta bakımı gibi hizmetlere yönelik bütçe paylarının artırılacağı,
- Sendika, siyasi ve felsefi düşünce, etnik köken, inanç, cinsiyet, engellilik, yaş, LGBTİ+’lere yönelik ayrımcılığa son verileceği,
- 0-6 yaş grubu çocuklar için kadın veya erkek olduğuna bakılmaksızın en az 50 çalışanın bulunduğu işyerlerinde ve 50’den az çalışanın bulunduğu işyerleri için çalışma alanına yakın, gece çalışması olan yerlerde 24 saat açık olacak şekilde, istihdam biçimine bakılmaksızın tüm emekçilerin yararlanacağı ücretsiz, anadilinde ortak bebek bakım üniteleri ve kreşlerin açılacağı,
- Engelli haklarının kamuda ve yaşamda tam anlamıyla karşılık bulacağı, engellilere yönelik ayrımcı ve ötekileştirici söylem ve pratiklerin yasal olarak yaptırıma tabi tutulacağı, engellilerin kurumlara erişimi ve ulaşımı için gerekli düzenlemelerin yapılacağı, engelli personelin durumunun iyileştirileceği, binaların fiziki yapısı engelli çalışanların durumları gözetilerek oluşturulacağı ve durumlarına uygun işlerde çalıştırılmalarının sağlanacağı,
- Kamu sermayeli şirketlerin Varlık Fonu’na devrine son verilerek Varlık Fonu’nun lağvedileceği,
- Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’na konan çekincelerin kaldırılacağı,
- Eşit, özgür, demokratik ve laik bir Türkiye’de halkların kardeşçe bir arada yaşamasının sağlanacağı, Kürt sorununun demokratik, barışçıl ve müzakereler yoluyla kalıcı şekilde çözüleceği,
- Başta eğitim olmak üzere anadilde kamusal hizmetler önündeki engellerin kaldırılacağı,
- Üniversitelerin her açıdan özerk, özgür ve demokratik bir niteliğe kavuşması için karar ve denetim süreçlerinde kişilerin değil, kurulların egemenliğinin esas alınacağı, eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik özyönetim ve özdenetim modelinin hayata geçirileceği,
- 12 Eylül hukukunun aşılarak demokratik dönüşüm için kapsamlı bir programın hayata geçirileceği,
- Siyasal Partiler ve Seçim Yasalarının demokratik nitelikte değiştirileceği,
- Kamu emekçilerinin siyaset yapma hakkının ve siyasal partilere üye olabilmelerini olanaklı kılacak yasal düzenlemenin yapılacağı,
- Bu çerçevede yeni bir anayasa çalışmasının toplumun örgütlü tüm kesimlerinin katılımıyla başlatılacağı,
- KHK’larla hukuksuzca ihraç edilenlerin tüm haklarıyla birlikte işlerine iade edileceği, baskı, sürgün ve gözaltılar nedeniyle meydana gelen mağduriyetlerin giderileceği,
- Bağımsız yargı için gerekli düzenlemelerin yapılacağı,
- Düşünce, ifade, inanç özgürlüğü ile örgütlenme hakkına yönelik ihlallerin ve baskıların son bulacağı, zorunlu din dersleri uygulamasına son verileceği, demokratik hak ve özgürlükleri kısıtlayan TMK’nın kaldırılacağı,
- Özgürce toplantı ve gösteri, yürüyüş yapmanın önünde engel olan 2911 sayılı yasadaki hürriyeti bağlayıcı hükümlerin ve polis devleti anlayışıyla getirilen tüm yasakların kaldırılacağı,
Artan yoksulluğa, gelir bölüşümü adaletsizliğine ve açlığa karşı emekçi halkları koruyacak, insanların hayatlarını iyileştirecek, kendilerine nitelikli zaman bırakacak, onları güçlendirecek ve geleceğe daha umutla bakabilmelerini sağlayacak, hem üretimdeki emekçileri, hem işsizleri, hem de kadınları güçlendirecek, aynı zamanda doğadaki müşterek varlıklarımızın daha az tüketilmesine yardımcı olabilecek ekoloji dostu,
SİYASAL PROGRAMLARI DESTEKLEYECEKTİR!