BASINA VE KAMUOYUNA
PTT’de Yaşanan Haksızlıklar Artık Hat Safhaya Gelmiştir!…
PTT son zamanlarda haksız hukuksuz, insan onuruna yaraşmayan uygulamalara imza atmaktadır. Bazı illerde personel eksikliğinden kaynaklı biriken gönderilerin biran önce dağıtılması gerekliliği öne sürülerek pazar günlerinde de çalışmayı dayatmaktadır. Bu açıkça hukuka aykırıdır.
Aynı zamanda PTT Genel Müdürlüğünden Başmüdürlüklere gönderilen talimatlarda İHS ve Firma çalışanlarına dağıtılacak gönderilerde sayı dayatması gerekçe gösterilerek iş sözleşmesinin fesih edilebileceği vurgusu emekçi düşmanı zihniyetin tezahürüdür. Çalışan bir posta emekçisinin yapabileceği işten fazla iş yüklenmesi yükleyemezsiniz. Kanunlara aykırıdır.
19 Mart 1981 tarih ve 17284 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2429 sayılı Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanunun 3. Maddesinde; “Hafta tatili Pazar günüdür. Bu tatil 35 saatten az olmamak üzere Cumartesi günü en geç saat 13.00’ten itibaren başlar.” denilmektedir. Anayasanın 50. maddesinde ise “Dinlenmek çalışanların hakkıdır.” hükmü bulunmaktadır.
Posta dağıtıcıları adeta köle gibi çalıştırılıyor. Sanki 21. yüzyılda değil de ilkel çağlarda yaşıyoruz. Posta dağıtıcıları, haftada 6 gün çalışıyor, resmi ve dini bayramlarda doğru düzgün tatil yapamıyor, yasal hakları olan yıllık izinlerini bile kullanamıyorlar. PTT personelinin iş yükünü azaltacak ve PTT’nin verdiği hizmetin kalitesini artıracak çözüm, kadrolu personel istihdamını artırmak ve bir an önce personel alımı yapmaktan geçmektedir.
PTT emekçilerinin üzerindeki yükü anlayabilmek için bazı rakamlara bakmak gerekiyor. Yaklaşık 83 milyon nüfusa sahip olan Almanya’da 565 bin posta çalışanı var. Yaklaşık 68 milyon nüfusa sahip olan Fransa’da 267 bin posta çalışanı var. Yaklaşık 61 milyon nüfusa sahip olan İtalya’da 125 bin posta çalışanı var. Yaklaşık 68 milyon nüfusa sahip olan İngiltere ’de 190 bin posta çalışanı var.
Türkiye’nin nüfusu 84 milyon, Posta toplam çalışan sayısı 24 bin+18 bin=42 bin’ dir. Bu rakama güvencesiz çalışan emekçiler de dahildir. Türkiye’nin coğrafik durumu, yerleşim yerlerinin konumu göz önüne alındığında, Almanya veya Fransa ile karşılaştırıldığında PTT emekçilerinin çektiği çile ortaya çıkmaktadır.
PTT Genel Müdürlüğü sorunları çözmek yerine dayatmacı ve baskıcı politikalarla PTT emekçilerini hayatını zindana çevirmiştir. PTT emekçileri, yönetimin belirlediği işlem hedefine ulaşmak için hızlı işlem yapmakta ve kendi sağlığını riske atmaktadır. Oysa bu işlemlerin kurallara uygun yapılması halinde PTT yönetiminin belirlediği hedefin üçte birini bile yapmak mümkün değildir. PTT yönetiminin insanlık dışı uygulamalarına karşı bütün posta emekçilerinin birleşerek bu zulüme dur deme zamanı gelmiştir.
PTT yönetimi masa başında norm kadro çalışması yapmakta, işin zorluğunu ve PTT emekçilerinin yaşadığı gerçekleri, coğrafi koşulları göz ardı etmektedir. Norm kadro çalışması alanda sendika temsilcileriyle yapılmalıdır.
Masa başında yapılan norm kadro çalışması sonucu PTT emekçilerinin görev yerleri istekleri dışında değiştirilmektedir. Bu sürgündür. Sürgün aynı zamanda insan hakkı ihlalidir.
Sürgünler ve haksız görevlendirmeler ve angarya çalışma durdurulmadığı sürece PTT’de eylemler devam edecektir. 17.02.2022
Kurumda yaşanan angaryaya son!
PTT emekçileri köle değildir!
Sürgünlere, keyfi cezalara geçit vermeyeceğiz…!!!!
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ,
YAŞASIN KESK, YAŞASIN HABER-SEN
HABER-SEN MERKEZ YÖNETİM KURULU