Anasayfa / Basın Açıklamaları (sayfa 30)

Basın Açıklamaları

Darbe Hukuku Kamu Emekçilerini Vuruyor!

Darbe girişimi engellendi ancak darbe hukuku devrede! 15 Temmuz darbe girişimi ve girişim sonrası siyasi iktidarın içine girmiş olduğu süreç önümüzdeki günlerin de gidişatını belirleyecektir. Bugün Türkiye bir yol ayrımındadır. Ya demokrasiyi ve özgürlükleri genişletilecek adımlar hızla atılacaktır. Ya da darbe girişimi bahanesiyle demokrasinin kırıntılarının dahi ortadan kaldırılacağı otoriter-totaliter rejim daha da güçlendirilecektir. Ne yazık ki ülkede son birkaç gün içinde yaşanalar darbe girişiminin engellendiğini ancak darbe hukukunun hızla devreye konulduğunu gösteren pek çok emareyi ortaya çıkarmıştır. Mili Eğitim Bakanlığı’ndan Maliye’ye, TBMM’den İçişleri Bakanlığı’na hemen hemen tüm kamu kurumlarında on binlerce kamu çalışanı, sorgusuz sualsiz, ön soruşturma dahi yürütülmeden açığa alınmıştır. ...

Devamı »

Katliamlar Aydınlatılmadan Darbe Girişimi Aydınlatılamaz!

Özellikle son birkaç yıldır yaşananlar anlaşılmadan ve açıklığa kavuşturulmadan ne 15 Temmuz darbe girişimi, ne AKP dikta rejimi anlaşılabilir ne de yeni darbe girişimleri önlenebilir. 2013 yılında Reyhanlı’da gerçekleşen bombalı saldırının aydınlatılması bir yana dosyanın adeta karartılmaya çalışılması sonrasında yaşanacakların habercisi olmuştur. Daha sonra ortaya çıkan belge ve bilgilerde açık istihbarat olmasına rağmen bilerek ve isteyerek engellenmediği anlaşılan 5 Haziran tarihinde Diyarbakır’da gerçekleşen saldırı bugün geldiğimiz aşamanın önemli kilometre taşlarındandır. 20 Temmuz 2015 tarihinde Urfa’nın Suruç ilçesine gelen SGDF’li 300 gencimizin konakladığı Amara Kültür Merkezi’nde gerçekleşen katliam ise tam anlamıyla bir dönüm noktasıdır.  Alçakça bir saldırı sonucu meydana gelen patlamada ...

Devamı »

İzin Genelgesi Geri Çekilmelidir!

15 Temmuz darbe girişimi ve girişim sonrası siyasi iktidarın içine girmiş olduğu/olacağı süreç önümüzdeki günlerin/yılların da gidişatını belirleyecektir. Darbecilere yönelik izlenecek sürecin yasal ve anayasal düzlemde gerçekleşmesi ve mevcut zeminin anti demokratik uygulamalara gerekçe yapılmaması oldukça önemlidir. Madem ki, darbeciler demokrasiyi askıya almak ve sıkıyönetimi hayata geçirmek istiyordu o halde her zamankinden daha fazla demokratik ilkelerin esas alınmasına ve olağan demokratik bir sürece ihtiyaç vardır. Ancak mevcut yasaların askıya alınması/alınmaya devam edilmesi bu kez de siyasi iktidarın fiili sıkıyönetim uyguladığını düşündürtmektedir. Bunun son örneği 18 Temmuz 2016 tarih ve 2016/16 sayılı, tüm kamu emekçilerinin ikinci bir emre kadar yıllık izinlerinin ...

Devamı »

Ne Askeri Darbe, Ne Sivil Darbe! Çözüm: Eşit-Özgür-Demokratik Türkiye!

NE ASKERİ DARBE, NE SİVİL DARBE! ÇÖZÜM: EŞİT-ÖZGÜR-DEMOKRATİK TÜRKİYE! Dün gece Türkiye bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı. KESK olarak her türden darbenin karşısındayız ve darbelere hayır diyoruz. 7 Hazirandan bu yana otoriter-totaliter, tekçi, mezhepçi, dayatmacı, toplumu kutuplaştırıcı bir siyaset ile başkanlık sistemini saray darbesiyle inşa etmeye çalışan AKP, bu süreçte torba yasalar, genelgelerle her türlü demokratik hakkın kullanımını ortadan kaldırmış, kuvvetler ayrılığı yerine kuvvetler birliği ikame edilmiş, anayasa tanınmayarak hukuk ortadan kaldırılmış, milletvekillerinin “dokunulmazlıkları” kaldırarak parlamento kendini işlevsizleştirmiş, seçilmiş belediye başkanları yerine kayyum atayarak halk iradesini hiçe saymak için adımlar atılmıştır. İçte ve dışta uygulanan savaş politikaları ile ...

Devamı »

10 EKİM KATLİAMI İDDİANAMESİ İADE EDİLMELİDİR!

10 Ekim katliamı üzerinden 9 ay geçtikten sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianameye ilişkin 1 Temmuz 2016 tarihinde, KESK-DİSK-TMMOB-TTB olarak Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdik. 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği ile demokrasi güçlerinin de katıldığı açıklamayı KESK-DİSK-TMMOB-TTB adına Eş Genel Başkanımız Lami Özgen okudu. Açıklama metni aşağıdadır: Her gün yeni bir saldırı ve katliam haberi ile sarsılıyoruz. Dört bir yanımız kan, barut kokuyor. İstanbul Atatürk Havaalanında yaşanan katliamda en az 44 insanımız yaşamını yitirdi, yüzlercesi yaralandı. Öncelikle yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı ve metanet, yaralananlara acil şifalar diliyoruz. Ne yazık ki ...

Devamı »

Gazeteci tutuklamaları dayanışmaya gözdağıdır

Dönem Sözcülüğünü Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin yaptığı Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) bir açıklama yaparak Erol Önderoğlu, Ahmet Nesin ve Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın tutuklanmasının hukukla bağdaşmadığına dikkat çekti. GÖP’ün açıklamasında şu görüşler yer aldı:  “Özgür Gündem Gazetesi’ne sembolik olarak nöbetçi yayın yönetmenliği yapan dokuz gazeteci hakkında soruşturma açılması ardından Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu,  gazeteci-yazar Ahmet Nesin ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı, Evrensel Gazetesi yazarı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın tutuklanmasının hukukla bağdaşmadığını düşünüyoruz. Söylemleriyle yargıyı etkileyen, gazetecileri her gün hedef gösteren,  gazetecilik dayanışmasına göz dağı vermek isteyen iktidar, aslında halkın haber alma hakkını engellemektedir. Bu tutuklamaların ...

Devamı »

TRT’DE NELER OLUYOR?….

Bugün TRT Genel Müdürlüğü önünde  Pirsultan Abdal Derneği Genel Merkezi ve Haber-Sen Genel Merkezi olarak Mustafa Aşkar’ı protesto ederek basın açıklaması yaptık. Haber-Sen ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) “Namaz kılmayan hayvandır” sözleri nedeniyle TRT Genel Müdürlüğü’nü protesto ettik.  Genel Başkanımız Cemalettin Yüksel, “TRT devletin değil halkın televizyonudur. TRT’nin kasasına giren her kuruş halkın cebinden çıkıyor, din ve inanç ayrımı yapamaz” dedi Basın açıklaması metni aşağıdadır. BASINA VE KAMUOYUNA   TRT’DE NELER OLUYOR?…. 12 Haziran 2016 akşamı  TRT-1’de yayınlanan, Serdar Tuncer’in sunduğu “Ramazan Sevinci” programında Prof. Dr. Mustafa Aşkar bu ülkenin insanlarına hakaret etti. TRT’nin yayın politikasındaki amaçlar kısmında yer alan; ...

Devamı »

TRT, IŞİD’İN SESİ OLDU!

BASINA VE KAMUOYUNA TRT, IŞİD’İN SESİ OLDU! Dün gece TRT-1’de yayınlanan, Serdar Tuncer’in sunduğu “Ramazan Sevinci” programında Prof. Dr. Mustafa Aşkar bu ülkenin insanlarına hakaret etti. Aşkar programda “Alnı secdeye gelen bir varlık var mı insanın dışında? Yok. Secde eden tek varlık insan. O zaman, ben düz söyleyeyim. Ayette de bunu söylüyor, ağır gelmesin. Namazı hayvanlar kılmaz, namaz kılmayan da hayvandır.” dedi. Bu sözlerden sonra programın sunucusu sanki hiçbir şey olmamış gibi programa devam etti.  Programa reklam için verilen aradan sonra da bir açıklama yapılmadı. TRT’de bu ilk kez yapılmıyor. Üç yıl önce TRT ekranlarında yine “Ramazan Sevinci” programında “Hamile kadınlar sokağa çıkmasın, ...

Devamı »

KESK 28-29 Mayıs’ta Alanlarda…

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 28-29 Mayıs’ta 9 ilde yapacağı merkezi miting programını Beyoğlu Cezayir Restaurant’ta basın toplantısı ile duyurdu. Eş genel başkanlar Lami Özgen ve Şaziye Köse’nin katıldığı basın toplantısına gazeteciler, Fehim Işık, Fatih Polat gibi bir çok gazeteci de destek verdi. Toplantıda miting programına ilişkin bilgiyi Eş Genel Başkan Şaziye Köse aktardı. MİTİNGLER BÖLGESEL OLACAK Köse, mitinglerde öne çıkacak olan taleplerin ise “laik eğitim”, “laik yaşam” ve “iş güvenliği” olacağını belirtti. “Gün karamsarlık günü değildir” diye devam eden Köse, 81 ili kapsayacak ve 9 bölgede yapılması planlanan mitinglerin 28 Mayıs’ta Ankara, İstanbul, Adana, İzmir, Samsun ve Diyarbakır’da başlayacağını ...

Devamı »

İstismarı Evlilik Kurumu Altında Akladığınız 479 Sayfalık Raporunuzu Kabul Etmiyoruz!

14 Ocak’ta kurulan ’’Aile Bütünlüğünü Olumsuz Etkileyen Unsurlar ile Boşanma Olaylarının Araştırılması ve Aile Kurumunun Güçlendirilmesi İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi İçin Meclis Araştırması Komisyonu’’nun kuruluş amacından kullandığı usullere göre kadınları ve çocukları yok saydığını, haklarını gasp ettiğini bir kez daha görmekteyiz. Komisyon’un hazırladığı rapora göre, çocukların cinsel istismarının “rızaya” dayalı olabileceğini ama yine de suç olarak kalması gerektiğini söyledikten sonra çocuk istismarcısının tecavüz ettiği çocukla 5 yıl boyunca “sorunsuz” ve “başarılı” bir evlilik sürdürmesi halinde denetimli serbestlikten yararlanmasını öneriyor. İstismarı gerçekleştiren de 15 yaşın altında olursa istismar suç olmaktan çıkarılıyor. Bu, ailelerin 15 yaş altı çocuklarını fiilen evlendirmelerinin yolunu ...

Devamı »
Örnek Resim